Kötülük kötülüğü doğurur .Yapan göz yuman, rıza gösten, susan herkes sonunda kötülüğün bir parçası olur metaforundan hareketle ;
İnsanın insana, doğaya, hayvana dahası sığamadığı , doyamadığı dünyaya ihaneti muazzam bir kurgu, çok yerinde semboller ve çok isabetli karakterler ile roman olup çıkmış karşımıza.Mesajlar öyle ince öyle evrensel ve öyle yerli yerinde ki hikayenin akışını hiç aksatmıyor.Bir sürü yaz boz oluşuyor kafanızda, acaba ona mı? buna mı? şuna mı işaret? diye.Her dönemden yansımalar taşıyan hikaye her dönemin insanları ile her dönemin kötülükleri ile her dönemin okurunu kucaklıyor.
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351,3bin okunma
Herman Hesse'nin 1946 Nobel Edebiyat Ödülüne layık görülen bu eser aynı zamanda yazarın başyapıtıdır.
Özellikle birinci dünya savaşının ardından yeniden toparlanma sürecinde ki insanları yüksek sesle doğu felsefesine mistizmine çağıran bir eserdir.
Merkezine farklı ve çok daha üstün bir Buddha ve Om' u alan yazar başlangıç bölümünde şiirsel bir anlatımı tercih etmiş sonraki bölümlerde akıcı bir tarzda anlatımına devam etmiş.
Çok üstün ve detaylı bir Buddha öğretisi ve Om aktarımında şüphesiz yazarın buhranlı yıllarda kendi bunalımının çıkış noktası olara gördüğü doğu mistizmi konusunda ki yoğun ilgisinin etkisi büyük.
İlk bölümlerde aklıma ve inancıma ters sıkıcı bir kitap diye düşündün ve bırakmayı bile düşündüm.Ancak bir süre sonra tüm din ve inanç sistemlerinin kucaklayan, din dil ırk ayrımı gözetmeyen bir hedefe ulaşmaya çalışan bir eser olduğunu açıkça gördüm.
Özellikle bir ırmağın anlattıkların etkileyiciydi.Bir cümleye vuruldum.
"Aramaktan bulma fırsatını bir türlü yakalayamaz insan..."
SiddharthaHermann Hesse · Can Yayınları · 202037,9bin okunma
İlk defa okudum Mişimayı.Doğrusunu isterseniz beklentilerimin üzerinde buldum dersem abartmış olmam sanırım.
Aman Allah'ım o ne akıcı bir anlatım, o nasıl insanı saran ifadeler...
Hikayenin kendisi zaten çok güzeldi.Buna bir de Mişima'nın ustaca dokunuşları ve Japon mitleri eklenince doyumsuz olmuş.Bu arada Japon kültürüne ait birçok ipıcunu da ihtiva ediyor.
Hele girişte hikayenin geçtiği civarı öyle bir betimliyor ki sanırsınız geçmiş tuvalin başına almış fırçayı paleti tablo yapıyor.
Mişima'yla tanıştığıma memnun oldum. Türkçeye çevrilmiş bir hayli eseri var okurum ben onlarıda...
Dalgaların SesiYukio Mişima · Can Yayınları · 20221,619 okunma