Güçlü kadınları seviyorum;konumları, şartları ne olursa olsun ne istediğini bilen, ayakları üzerinde sımsıkı durabilen kadınları seviyorum.
Kirpinin zarafeti de işte böyle bir kadının hikâyesi...Kendini hiç beğenmeyen, dehasını gizlemek için insanların görmek istediği kimlikte müthiş zekâsıyla kendi kabuğunda yaşayan Renée'nin hikâyesi.
Felsefe öğretmeni bir yazarın felsefi tatlarla harmanladığı naif, okuyucuyu sarıp sarmalayan sıcacık bir eser.
Kirpiler gibi dikenli kabuklarının altında bambaşka hayatları olan güçlü kadınlara çok güzel bir örnek kesinlikle okunmalı.
Kadınların değerinin bilindiği günleri görmek dileğiyle...Sevgiyle ❤
Kirpinin ZarafetiMuriel Barbery · Kırmızı Kedi Yayınları · 20207,4bin okunma
Bana yeniden yaşamam, insanların arasına karışmam gerektiği söyleniyor !..
Peki ama, kırık dal nasıl meyve taşıyabilir?
Rüzgarların kopardığı ve tozların içinde sürüklediği yaprak nasıl yeniden yeşerebilir ?
Peki, bu genç yaşta bunca keder niye ?
Ne bileyim !
Böyle yaşamak belki de kaderimde vardı…
Yükü taşımadan bezmek, koşmadan nefes nefese kalmak …
#
Ben de hiç bir zaman bilemedim, bilemeyeceğim.
Flaubert'in17 yaşında yazdığı ilk kitabı.
Kitaba yansıttığı duyguların henüz oturmamış olduğu hissediliyor olsa da bazı bölümlerde değindiği şeyler ve üslubu yaşının çok çok ötesinde. 1838 yılında yazılmış olmasına rağmen inanılmaz derecede benzer düşüncelerimizin olması, insanın her devirde aynı olduğunu gerçeği ile tekrar yüzleşmemizi sağlıyor. Sorgulaması,sorgulatması,anlatımı çok güzel.
Dikkat roman değil otobiyografidir.
Okuyunuz efenim.
Ankara Ekim buzzzz
Çok övülmesine rağmen çokta övünülecek bir kitap olmadığını gördüm. Kitabın içine yerleştirilmiş siyasi göndermelerden dolayı edebiyat beklentimi hayal kırıklığına uğrattı. Kitapta hikayesi yarım kalmış bir leylan varken kitabın ismini neden yarım bırakılmış bir hikayenin adı kondu diye kendi kendime sordum. Kitabın devamında başka bir hikaye başlarken biraz bilim kurgu yapılarak gereksiz bazı konuşmalara yer verilmiş. Farklı bir hikaye sunmaya çalışan yazarın kitabını severek okudum diyemiyorum...
" Çocukluktan beri iki arkadaş olan, Sicilya Kralı Leontes ile Bohemya Kralı Poliksenes'i kıskanması sonucu gelişen olayları anlatmaktadır eser. Poliksines Sicilya Krallığını ziyaret etmekte ve eski arkadaşıyla tekrar buluşmanın zevkini çıkarmaktadır fakat orada 9 ay kaldıktan sonra, Poliksenes kendi krallığını çok özlemiştir ve ülkesini
Zavallı Timon! Dar gününde koştuğun, altınlarını saçtığın dost bildiğin dalkavuklarının dar gününde sana yardım edeceğini mi sandın!?
"Para budalaları, sofra sülükleri, iyi gün sinekleri! "
Atinalı Timon, servetini dostları için tüketen onlara hediyeler alıp ikramlarda bulunan çok cömert bir insandır. Para biriktirmek yerine dost biriktirmeyi seçen Timon’un serveti tükenince etrafında kimse kalmaz. İnsanlardan iğrenen ve kimseden yardım alamayan Timon nefreti ile baş başa kaldığı mağarada büyük bir hazine bulmuştur. Bu altıınlar acaba Timon a mutluluk getirebilecek midir? Aradığını bulabilecek mi ya da aradığından ne zaman vazgeçecektir?
Erdemleri bencilliğinden doğmuş Timon'un aslında; cömertliğiyle ve iyiliğiyle doyurmaya çalışmış varlığını.
Canım kitapseverlerim, lütfen tiyatro eseridir diye düşünmeyin William Shakespeare le bir an evvel tanışın.
Ankara Ekim
Atinalı TimonWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20081,764 okunma
Keşke herkes intikam alma konusunda Prospero kadar şanslı olabilseydi.
İntikamını almak isteyen herkese büyü gücü mü verilmeliydi o zaman....
Ya da affede bilme huzuru ...#142203615
Yada sezgi gücü... (#142190419 )
Shakespeare'nin tek başına kaleme aldığı son eser olduğu düşünülmekte.