Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beyza nur

400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kırlangıç Çığlığı
Öncelikle Ahmet Ümit her zaman okumaktan zevk aldığım, en sevdiğim yazarlar listemde birinci sırada yer alır. Birçok kitabını büyük bir merakla kısa sürede okumuşumdur. Ahmet Ümit okumak; beni günlük hayattan uzaklaştırıp kendimi, onun insanların en karanlık tarafını aydınlattığı dünyada bulmak çünkü. Memleketlim olması da tabii olarak beni bu
Kırlangıç Çığlığı
Kırlangıç ÇığlığıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201831,7bin okunma
Reklam
226 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Aşkname
"İskender Pala çok beğenerek okuduğum yazarlardan birisi aslında . Fakat, bu kitabını hiç beğenmedim. Beş farklı hikaye var kitabın içinde . Hepsi birbirini tekrar ediyor gibi . İlk defa bir kitabı bitirmek de bu kadar zorlandım açıkçası. Kitap ilerlemiyor çünkü aynı şeyler dönüp duruyor." " Kitabın isminden de anlaşılacağı üzere konu aşk . Anlatılan aşk günümüze o kadar uzak ve imkansız ki bir süre sonra çok abartı geliyor insana. İskender Pala, çok sevdiğim yazarlar arasın da fakat bu kitabı benim için biraz hayal kırıklığı oldu. Okumak isteyen arkadaşlar tavsiye edemicem. "
Aşkname
Aşknameİskender Pala · Kapı Yayınları · 20192,541 okunma
64 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Robot Değil İnsanız
"Modern atölyeler işçi kitlelerinin hapsedildiği sadece erkeklerin değil kadın ve çocuklarında günde on iki ile on dört saat zorunlu çalışmaya mahkum edildiği ideal ıslah evlerine dönüştürüldü ! " " Kısacık , bir nefeste okunabilen bir kitabın bu kadar aydınlatıcı olması müthiş gerçekten . Hepimize dayatılan hep daha fazlası saçmalığını çok güzel anlatılıyor ve de en önemlisi fark ettiriyor. "Günümüz insanın çalışma süresiyle kölelerin çalışma süreleri aynı. Yani modern köle bizleriz. Sabah yedi akşam yedi olan çalışma saatlerimiz ve buna rağmen fazlasıyla hak ettiği yaşam şartlarının çoğuna sahip olmayan yine biziz. Başkalarını zengin etmek için harcadığımız emek, baya takdire şayan." "Peki bu noktaya ne zaman geldik ? " "Fabrikaların açılıp , tüketim devrine geçildiği ve insanların sürekli bankalara borçlandırıldığı zamana denk geliyor. Makineleşme ile insan yükünün azalması gerekirken , tam tersi insanlar makineyle yarışırcasına daha çok çalışıyor. Bunun nedeni durduramadığımız bir çalışma arzusu mu, yoksa aç kalmamak için çok çalışmamız gerektiğinin bize empoze edilmesi mi ? " " Fark etmemiz gereken bir gerçeği net olarak yansıtan , insanı neden diye düşündürüp yeni kararlar aldıran bir kitap. " Okuyun :)
Tembellik Hakkı
Tembellik HakkıPaul Lafargue · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202010,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
413 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
~~ Gün Olur Asra Bedel
Aytmatovun okuduğum bütün kitaplarını genel manada beğenmişimdir aslında . Gelelim bu kitabına. Roman Sarı -Özbek bozkırın da Boranlı İstasyonunda geçiyor asıl mekan olarak. Başkahramanımız Yedigey. Yaşadıklarını , adaleti ,toplumu, sorgulayan bir tip. Kitap da ki diğer karakterlerin yaşadıklarını içselleştiren düşünen, bilinçli birisi. Ve okura aşkı sorgulatan. Çok genel olacak ama, bence yazarın eserlerindeki ortak noktadan birisi de bu; yanlış zaman ve durumlarda ortaya çıkan aşk. Olaylar birbirine geçmiş bir zincirin parçaları gibi gelişiyor. Önce nereye bağlayacağını merak ediyorsunuz ama yazar, bu olaylar zincirinin hepsini bir bütünlüğe kavuşturuyor. Eserdeki zaman düz bir çizgide ilerlemiyor sık sık geriye dönüşlerin olması kitaba çok hoş bir tat katmış. Bozkır hayatının zorlu şartlarını ve orada tutunmaya mecbur kalan insanların öyküsü. Aslında insanoğlunun küçücük ömrüne ne kadar büyük acıları sığdırabildiğine şahit oluyoruz kitapta . Yazarın dili ve anlatımı kitabı daha da etkileyici yapıyor. Kesinlikle okunması gereken bir kitap bana kalırsa ,tavsiye ederim :⁠-⁠)
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,8bin okunma
141 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Sırça Köşk
Daha çok romanları ile bilinen yazarın birçok öykü kitabı mevcuttur. Romanlarındaki romantik havanın ve nahif karakterlerin yerini, eleştirel gerçeklik ve toplum alır. Sabahattin Ali bu kitabında emeğin ne kadar ucuz görülmesinden, umudun insanlar için ne kadar değerli olduğundan , insan canının maalesef ki ne kadar önemsiz sayılmasında, sanatın gelişememesinden, artık çürümüş olan düzenden ,doğal çevreye verdiğimiz zarardan, kaybolan güzelliklerden , yobazlaşan sistemden eleştirel bir tutumla bahseder. Gerçekleri bu kadar net bir şekilde insanın suratına çarptığı için ,birilerini rahatsız etmiş olmalı ki 1947 yılında yönetime başkaldırı gerekçesiyle yasaklanıyor. Kitap 13 öykü ve 4 masaldan oluşur. Masallarında öykülerine kıyasla daha ince bir eleştiri var. Bana göre en nokta atışı olup, aslında bir nevi günümüzü de yansıtan masalı , kitabın sonunda yer alan ve kitaba ismini veren Sırça Köşk. Kitabın şu son cümlesi de her şeyi anlatıyor aslında: ''Sakın tepenize bir sırça köşk kurmayınız. Ama günün birinde nasılsa böyle bir sırça köşk kurulursa, onu yıkılmaz, devrilmez bir şey olduğunu sanmayım. En heybetlisini tuzla buz etmek için üç beş kelle fırlatmak yeter.''
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,7bin okunma
Reklam
111 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İlker karakaşın okuduğum ilk eseri. İçinde dört adet birbirinin devamı niteliğinde öykülerden oluşuyor. Eserdeki karakterlerin ortak paydası alkol problemi. Alkolun verdiği geçici rahatlığa sığınan karakterlerin sağlıklı olmayan ruh halleri yansıtılmış. Eserde ölüm kaygısı, aile içi sorunlar, ruhsal sıkıntılardan bahsediliyor. Yazar yer yer tekrara düşüyor eserde. Benzer şeyler dönüp dolaşıyor. Ama eserde sevdiğim şeylerden biri olayların farklı karakterlerin penceresinden de yansıtılıyor oluşu. Eser sonlara doğru merak uyandırmaya başlıyor ve güzel bir şekilde son buluyor. Bence zaman ayırıp okunmaya değer.
Tahterevalli
Tahterevalliİlker Karakaş · Notos Kitap · 201114 okunma
106 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yazarın okuduğum ilk kitabı . Kitap 20 adet öyküden oluşmakta. Öyküler 4-6 sayfa arasında uzunluğa sahip.Öykülerdeki karakterler günlük hayatta karşılaştığımız karakterlerden değil. Bu da öykülere hem yabancı hem de günlük hayattan yakaladığı ayrıntılarla farklı bir hava veriyor. Öykülerde ki betimlemeler, yazarın üslubu kitabı okunmasını sağlıyor. Kitaptaki öyküler çok farklı değil biraz kendini tekrarlıyor ama okumaya değer çok vurucu yerlerinde mevcut olduğu tek solukta okunacak hoş bir kitap. Okumayı düşünenlere tavsiye ederim.
İçeri Girmez miydiniz?
İçeri Girmez miydiniz?Neslihan Önderoğlu · Notos Yayınları · 2014114 okunma