Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

bir_delinin_kitaplari

bir_delinin_kitaplari
@bir_delinin_kitaplari
662 okur puanı
Mart 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
208 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
DERZ. İki roman arası öyküler… Doğan Kitap tarafından yayımlanan DERZ, Kinyas ve Kayra’dan bugüne Hakan Günday’ın çeşitli mecralarda yayımlanmış yazıları ve öykülerinden bir seçki. Anakara Seyir Defteri fanziniyle beraber…
Hakan Günday
Hakan Günday
suya yazsa okurum. Yine karanlık dehlizlere çekti beni. Bazı öyküleri diğerlerine göre daha etkileyici idi. İyi okumalar, iyi seyirler. "Hiçbir dünyalı bu dünyaya dayanamaz ya da katlanamaz ya da yalan söyler ya da küfreder ya da ölür ya da bölünür ya da kopar ya da tapar ya da kusar ya da susar ya da kaçar ya da kırar ya da kalır ya da ayırır ya da okur ya da korur ya da doğurur ya da boğulur ya da dağılır ya da bağırır ya da sarhoş olur ya da aşık olur ya da koşar ya da yürür ya da durur ve kurur ve solar ve sorar ve kazar ve yorar ve dolar ve boşalır ve kasılır ve kalır ve yaratır ve inanır ve yaratılır ve savaşır ve yaralanır ve dener ve yanılır ve dener ve yanılır ve dener ve yanılır ve dener ve yanılır ve dener ve yanılır ve dener ve yanılır ve dener ve yanılır ve dener ve yanılır ve yazar ve dayanır.”
Derz
DerzHakan Günday · Doğan Kitap · 0969 okunma
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Necati Tosuner öykülerinde genellikle yalnızlık, fiziksel engel, umutsuzluk, kaçış, sevgi gibi konuları işlemiştir. Tam adı Osman Necati Tosuner olan sanatçı Ankara'da dünyaya geldi. Kayseri’nin Develi nüfusuna kayıtlı Tosuner ailesinin yedi çocuğundan biridir. Devlet memuru olan babası Ali Galip Tosuner (1903-1990) ilk evliliğini Kayserili
Kambur
KamburNecati Tosuner · İş Bankası Kültür Yayınları · 201294 okunma
50 syf.
·
Puan vermedi
Oscar Wilde’ın 1888’de yayımlanan Mutlu Prens eserini hâlâ güncelliğini koruyor değişen hiçbir şey yok aslında. Çocuklara yazılmış gibi dursa da oldukça çarpıcı toplum eleştirileri barındıran, beş hikayeden oluşan kısa ve derin bir eser.
Mutlu Prens
Mutlu PrensOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202223,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
117 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
1950’lerin İstanbul’unda geçen İnsan Bir Ormandır kitabında, 40'larının sonuna merdiven dayamış bir adamın acelesiz günlerini anlatıyor Akbal. Beyoğlu’nun arka sokaklarında gezinip, sinemalarında nefes alırken, meyhanelerinde geceleyip Gezi Parkı’nda şafağı kucaklarken hep sessiz hep yavaş bu adamın geçmişiyle hesaplaşmasını anlatıyor aslında. Geçmiş dostluklar, geçmiş sevdalar, mutsuz bir evlilik ve eve dönülmeyen akşamların yükü ile ağır ağır akıp giden bir kısa roman bu. Geçmiş ile şimdi arasında bir sek sek oyununa dönüşen kitap, bir akşam vakti başlayıp ertesi sabaha dek süren bir yarım gün kadar olsa da başkahramanının yıllara başkaldırısı aslında. Geleceğe göz kırpan bir başkaldırı. Ancak yanlış anlaşılmasın içinde öfke yok, kırgınlık ve pişmanlık belki… Geçmişin ağaçları arasında dolaşırken, bir tür kendi kendini bağışlanma, kendi kendine bağışlanma ayini gibi sürüyor sayfalar. Ormanın geceyle berabere çöken tekinsiz karanlığından sabahın ilk ışıklarının beraberinde getirdiği umut huzmeleri gibi bir kısa yolculuk oluyor. Okurunu da kendi ormanında yolculuğa çıkmaya davet eden kitaptan geriye ise Akbal’ın hafızalarda fotoğraf olarak kayıtlı duran gülümsemesi kalıyor.
İnsan Bir Ormandır
İnsan Bir OrmandırOktay Akbal · Can Yayınları · 1997129 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
İblis’i Öldür, tarikat-ticaret-siyaset ağının neredeyse tüm birimlerine yayıldığı emniyet teşkilatında, biri emekliliğine gün sayan, diğeri sistemle sorunlu ve delifişek iki komiserin, gerilim dolu hayatta kalma ve gerçeklerle yüzleşme hikâyesi… “İblis'i öldür” ama “içimizdeki şeytanı, kötülüğün sembolünü” nasıl yeneceğiz? Kızağa çekilmiş bir emniyet müdürü, isyankar bir komiser, emniyette örgütlenen tarikat ve aileler etrafında ustaca kurgulanmış polisiye bugünü de anlatıyor.
İblis’i Öldür
İblis’i ÖldürTimur Soykan · Kırmızı Kedi Yayınevi · 202388 okunma
Reklam
550 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Diktatörlükler bir gün sona erer, tarih bununla ilgili örneklerle dolu. Buradaki asıl mesele yandaş olmakla alakalı, güç sahibinin her türlü aşağılamalarına gülücükle katlanıp onu bir tür tanrıya çevirmek, her türlü hoşgörüsüzlüklerine ve zorbalıklarına gönüllü ortak olmaktır. 31 yıl boyunca Dominik Cumhuriyeti'nde diktatörlük yapmış Rafael Leónidas Trujillo Molina yani namı diğer Teke'nin 1930 ile 1961 yılları arasında iktidarda olduğu sürece yaşanılanları anlatan bir başyapıt. Tarihi romanlardan öğrenemeyiz, doğru, ancak tarihin ruhunu romanlardan anlamaya çalışabiliriz. Mario Vargas Llosa Teke Şenliği adlı romanında Dominik Cumhuriyeti’nde otuz bir yıl hüküm sürmüş Diktatör Rafael Trujillo’nun dönemine bir nevi ayna tutmaya çalışıyor. Bir diktatörün ülkesine, kendi insanına verdiği zarar nasıl tanımlanabilir? 31 kayıp yıl? Binlerce ölü? Binlerce sakat? Binlerce kayıp? Yüzlerce işkence tekniği? Yüzlerce türedi zengin? Yurtdışındaki bankalarda biriken kara paralar? Sansür? Muhbirler? Şantaj? Köpekbalıklarına atılan, vahşice yok edilen muhalifler? 50.000 insanın ölümünden sorumlu tutulan Diktatör Rafael Trujillo, namı diğer Teke’nin iktidarı süresince yaşananlara, diktatörün has adamlarından birinin kızı Urania Cabral’in ve diktatöre suikast düzenleyen bir grup Dominikli vatanseverin gözünden bakıştır...
Teke Şenliği
Teke ŞenliğiMario Vargas Llosa · Can Yayınları · 20201,036 okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Bir Salome klasiği... Kitap dönüşüm içerisinde olan on altı yaşındaki genç bir kızın etrafındaki her şeye hayranlıkla bakmasıyla başlıyor. Lou Andreas-Salomé, kurgu yapıtlarında genç kadınları erkeklerle ilişkileri çerçevesinde, geleneğin dayattığı sınırlayıcı roller karşısında tamamlanmış ve bağımsız bir kadın kimliği oluşturma çabası içinde tasvir eder. Bugünün feminist söyleminin inşasının ilk adımları olarak görülebilecek bu yapıtlar, 20. yüzyıl başında geniş bir okur kitlesine ulaşmıştı. Yazar, kadınların hayatında hassas bir süreç olan çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemini de mercek altına almıştır.
Volga
VolgaLou Andreas-Salomé · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,729 okunma
157 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Kirli, soğuk ve adaletsiz bir ortamda hayata tutunan mahkûmların, insanlık dışı düzene nasıl direnç gösterdiklerini resmeden kitabı başladığım gibi bitirdiğim kitaplar arasına girdi. Romanın kahramanı İvan Denisoviç, İkinci Dünya Savaşı'nda Almanların elinden kaçtıktan sonra, ajan olma şüphesiyle Sovyet hükümeti tarafından gözaltına alınır
İvan Denisoviç'in Bir Günü
İvan Denisoviç'in Bir GünüAleksandr Soljenitsin · İletişim Yayınevi · 20211,124 okunma
178 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
"Kuşlar uçup gitmiş, mevsimler tılsımını yitirmiş, göçüp gitmiş bahar... Bazen öldüğünü bilmez insan, öldükten sonra anlar. Her nefes alış veriş, yaşamak değildir elbette. Bazen uçarsın, bazen kanatların kırıktır, çakılırsın zemine. Hızla aşağı düşüyorken bile uçtuğunu sanırlar. Nereden baktığın önemlidir meseleye. Şimdi benim hikâyeme benim gözümden bakmanızı isteyeceğim. Uçuyorken birdenbire nasıl yere çakıldığımın hikâyesi bu. Sert, acı... Ölüm, kan ve kurşun dolu hikâye. Ya bir katilin ya da memleketi için çalışan isimsiz bir hayaletin hikâyesi bu. Dediğim gibi, meseleye hangi pencereden bakarsanız onu göreceksiniz."
Bazen Hikaye Derindir
Bazen Hikaye DerindirAyşe Demirel Uyandı · Dorlion Yayınevi · 20231 okunma
352 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Dünün, bugünün, yarının Adamı... Siz genç arkadaşlar, yorulmadan beni takibe söz vermişsiniz. İşte ben özellikle bu sözden çok duygulandım. Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman bile durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her yaratılmış için doğal bir durumdur. Fakat insanda yorgunluğu yenebilecek manevî bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür. Sizler, yani yeni Türkiye’nin genç evlâtları, yorulsanız bile beni takip edeceksiniz. Ben bu akşam buraya yalnız bunu size anlatmak için gelmiş bulunuyorum. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği amaca, bizim yüksek idealimize, durmadan yorulmadan yürüyecektir.
Yarının Adamı Mustafa Kemal'i Anlamak
Yarının Adamı Mustafa Kemal'i AnlamakCon Sinov · Masa Kitap · 2022913 okunma
Reklam
256 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Barış'lar
Barış Terkoğlu
Barış Terkoğlu
Barış Pehlivan
Barış Pehlivan
aslında bildiğimiz (bildiğim) şeyleri yazıya dökmüş. Söz uçar yazı kalır... Ülkenin gündeminden düşmeyen SS'nin bilinmeyen (bilinen) arşivi...
SS
SSBarış Terkoğlu · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2023427 okunma
344 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Sadist, Stephen King'in korku ve psikolojik gerilim türünde yazdığı bir romandır. Roman, 1988 yılında Dünya Fantezi Ödülleri'nde en iyi roman dalında aday gösterilmiştir ve daha sonra aynı isimle filmi çekilmiştir. Roman, ünlü yazar Paul Sheldon'un yazmış olduğu Misery Chastain kitabıyla ilgilidir. Paul, bir gün trafik kazası geçirir ve çok büyük bir hayranı olan Annie Wilkes tarafından kurtarılır, ardından hayranının evine götürülür. Annie önce, Misery'in son kitabında ne olduğunu öğrenmeye çalışır, ardında da Paul'u kendi istekleri doğrultusunda hikâyeyi değiştirerek yeni bir kitap yazmaya zorlar.
Sadist
SadistStephen King · Altın Kitaplar · 20184,570 okunma
146 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Bora Çiftçi
Bora Çiftçi
ile
Flu
Flu
dan sonra ikinci kez sohbet ettik. Özlemişim sohbet etmeyi çünkü her kitabı sizi öyle içine çekiyorki yoksa anlattığı ben miyim diyorsun ister istemez. Üçüncü kitabını yani sohbetimizi sabırsızlıkla bekliyorum
H.İ.Ç.
H.İ.Ç.Bora Çiftçi · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 06 okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Donatien Alphonse François le Marquis de Sade Fransız aristokrat ve felsefe yazarıdır. Erotik edebiyatın önemli yazarlarındandır, genellikle sert pornografik yazılar yazardı. Yaklaşık 29 yılını hapishanede, 13 yılını akıl hastanesinde geçirmiştir. Sadizmin isim babasıdır. Sade kitaplarında kişilerarası ilişkilerde insanın insanî yanı bir kez yitirildiğinde, neler olabileceğinin bilgisini verir. Kişilerarası ilişkilerde insanın sahip olduğu onur bir yana bırakıldığında, ortaya çıkan yeni ilke kendi yararını koruma sonuna kadar götürülecek olursa; zorunlu olarak "sadizm"e varılır. Yani insandaki insanî olan tek şey doğaysa, doğrudan doğa nedenselliği insan türünün yapıp etmelerini belirliyorsa, insan olmak cani olmayı da beraberinde doğal olarak taşır. Eserlerinde ahlakî eylemin belirleyicisi olarak etik değerler değil de, içgüdüler ya da "koşullu buyruklar" eylemin "ilkesi" yapılırsa neler olacağını anlatır. Can Çekişen Ateist ile Papazın Konuşması Marquis de Sade'ın 1782 yılında hapishanede yazdığı kısa bir metin. Bu felsefi konuşmada Marquis, günah çıkarmayı reddeden ve ölmekte olan bir kişi üzerinden kendi ateizmini ve özgür düşüncesini ortaya koyuyor. Bu konuşmada can çekişen kişi Tanrı'nın varlığının gerekliliğini ona kabul ettirmeye çalışan bir papaza karşı koyuyor. Can çekişen, rasyonel olarak bu varlığın kanıtlanmasının imkansızlığını ısrarlı bir şekilde savunuyor.
Can Çekişen Ateist
Can Çekişen AteistMarquis de Sade · Kafe Kültür Yayınları · 2015119 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
İnsanoğlu ne acayip bir hayvan! Hiçbir zaman önündekini anlamaz. Bizi okşar, niçin olduğunu bilmeyiz ve onu en çok okşadığımız zaman ve kendimizi ona tam teslim ettiğimiz zaman bizi iter ya da cezalandırır. Onun ne istediğini bilmenin yolu yoktur, kendisi de bilmez. Her zaman olduğu yerden başka bir yerdeymiş gibi görünür ve kendisine bakana bakmaz. Sanki başka bir dünya varmış gibi. Kuşkusuz, eğer başka dünya varsa, bu dünya yok demektir. Yazar ile tanışma kitabım oldu Sis. Baştan sona merak içinde okuyacağınız bir eser kitabın ortalarına doğru ikili konuşmalarda biraz tempo düşse de sonunu okuduğunuzda iyi ki okudum diyorsunuz kitabı. Augusto sık sık Decartes`in “Düşünüyorum, öyleyse varım.” fikri üzerinden varoluşu sorgular. Zayıf bir karakter olan Augusto intihar etmeye karar verse de yazar onu öldüreceğini söylediği zaman korkuya kapılır ve ölmek istemediğini söyler. Unamunu kahramanın bu tavrı üzerinden insanın ölümsüzlük arzusuna da değiniyor. Romanın bu kısmında sis kelimesinin tanımı ve yazarın amacını açıklayan fikirler de yer almaktadır. “Sis” özellikle ele almış olduğu varoluş, yaşamın amacı, ölüm, ölümsüzlük konuları açısından okunmaya değer bir klasik roman. Miguel de Unamuno`nun farklı kalemi ile tanışmak için iyi bir seçim.
Sis
SisMiguel de Unamuno · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20234,850 okunma
117 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.