Asıl bahtiyar, bir ömür boyunca hasretini çektiği şeye kavuşan degil, ona erisecegini anladığı anda, saadetinin en yüksek noktasinda bir "Ah!" diyerek düşüp olebilendir.
Irademiz ve kafamiz bizi kucultecek bir is yapmadıkça, işkence sadece bir fizyoloji meselesidir. Etlerimiz, sinirlerimiz dayanabildikleri kadar dayanirlar. Sonra tabiat ne emrederse, o olur. Ama ruhumuzu kamcilattirmamak elimizdedir.
"Sakın tepenize bir sırça köşk kurmayiniz! Ama günün birinde nasilsa boyle bir sırça köşk kurulursa, onun yıkılmaz,devrilmez bir şey olduğunu sanmayin. En heybetlisini tuzla buz etmek için üç beş kelle fırlatmak yeter."
Herkesin peşinde olduğu o nam salmış hazineyi bulmak için dünyayı dolaşıp da o büyük hazineyi kendi evinin arka bahçesinde bulan gezginin hikayesidir bu hayat...