Aklım ve yüreğim sende..
Sayfa 462 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Sevgi karşılığı olmayan bir duygudur, siz, ben birini seviyorum derken karşılığında onun da sizi sevmesini bekliyorsanız o işte çıkarcılık vardır. Sevginin en saf hali bir annenin bebeğine duyduğu sevgi değil, bir bebeğin annesine karşı duyduğu sevgidir. Çünkü annenin sevgisinde dahi kendi analık duygularını tatmin etmeye dayalı bir bencillik varken, bebeğin sevgisinde bir çıkar söz konusu değildir. İşte sevgi denilen şey böyle çetrefilli bir durumdur.
Sayfa 96 - Fark YayınlarıKitabı okudu
İnsanın insanlığa yaptığı en büyük düşmanlıktır savaşlar. İnsan etine susamış binlerce vahşi insanın amaçsız ve acımasızca kendi ırkını yok etmesidir. Amaçsızdır çünkü orada savaşan insanlar kendi çıkarlarından ziyade kuklası olduğu devletlerin çıkarlarını gözetir. Bu işte şahsın doğrudan kendisi için bir menfaati yoktur.
Sayfa 92 - Fark YayınlarıKitabı okudu
“Hocam size göre hangi bilgilerin öğrenilmesi zaruri hangileri zaruri değildir ve bunun ayrımını yaparken kıstaslarınız nedir? Bunu merak ettim.”
Fahreddin Razi derin bir nefes alarak;
“Sorunuzun birinci kısmını cevaplamak benim açımdan kolaydır. Bedihi bilgilerin öğrenilmesi zaruridir; yemek yemeyi öğrenmek, konuşmayı öğrenmek, toplum içinde yaşarken uyulması gereken kuralları öğrenmek gibi. Kesbi bilgiler ise şahsın isteğine kalmış, öğrenilmesi zorunlu olmayan bilgilerdir. Mesela okuma yazma öğrenmek bir zaruret değildir, insan okuma yazma bilmeden de yaşayabilir. Sorunun ikinci kısmına gelince; hangi bilginin bedihi hangi bilginin kesbi olduğunu ben şu şekilde ayırt etmeyi öneriyorum; insanın varlığını sürdürebilmesi yani yaşayabilmesi için öğrenmek zorunda oldukları ve aşikâr olan bilgiler bedihi, diğerleri ise kesbidir,” dedi.
Sayfa 75 - Fark YayınlarıKitabı okudu
Her insan hayatta kendini bir şekilde var etmek ister. Hayatta var olmak elbette ki sadece yaşamaktan ibaret değildir. İtibar görmek, kendini mühim hissetmek, yaşamına bir mânâ kazandırmak bu var olma şekillerinden bazılarıdır. Kimi bunu parayla, kimi makamla, kimi de bulduğu herhangi bir yöntemle yapar.
Sayfa 72 - Fark YayınlarıKitabı okudu
“Hoca efendi cenaze tabutun içinde giderken tabutun sağında mı olmak evladır, solunda mı olmak evladır?”
Ağabeyim bir soruyu soran yaşlı adama bir bana baktıktan sonra derin bir nefes alarak;
“Amcacığım içinde olma da neresinde olursan ol,” dedi.
Sayfa 67 - Fark YayınlarıKitabı okudu
Falih Rıfkı Atay'ın bugünkü yazısının konusu yine Sakarya Savaşı'ydı:
"Türk dağlarının bağrından kaynayıp Türk köyleri ve Türk armanları arasından akarak Türk kıyılarında denize karışan Sakarya'nın ismi, yedi günden beri milli coğrafyadan milli tarihe geçti... Sönmüş görünen Türk ruhu yedi günden beri Sakarya kıyılarında bir alev gibi yanıyor.
Türkler kitabı dirilmiyorlar, yaşadıklarını ispat ediyorlar.."
Sayfa 418 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
23 Ağustos 1921 Salı günü Sakarya Savaşı başladı..
Sayfa 367 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
"Dalgınlıkla yanlış kelimeler kullanmayalım; birbirimizi bu hususta her zaman uyaralım. ( .. .) aman elini unutma, elinden bir kaza çıkmasın. Bir de ne olur, kelimelere dikkat et, yalvannm kelimeleri unutma."
"Kelimeler, albayım, bazı anlamlara gelmiyor. Kelimeler, albayım, hangi anlama geliyor?"
"Bence insanlar bu yüzden anlaşamıyorlardı: Herkes başka dili konuşuyordu."
"Güzeli anlatamamak, rüyada bağırmak isteyip de sesi çıkmayan insanın dehşetine düşürüyordu onu. Selim, başkalarına yer yer güzel gelen açıklamalannı, yüzeyde kalan ve kafasında ki güzelliği bozan bir yarım yamalaklık sayardı."
"Sessizliklerin en kesini susmak değil, konuşmaktır,"