23-24 yaşlarında amaçsız, ergence ve özenti dolu yazdığı ilk kitabı. Erdal Öz kendi yazdığı önsözde de "O yaşlarda roman yazılır mı?" diye soruyor ve genç yazarların umutlarını kırmamak için "bu soruya açık bir yanıt vermenin doğru olmayacağını düşünüyorum." diye aslında cevabını veriyor. Aynı önsözde yazdıklarının basılması için Yaşar Nabi'ye ısrarlarından dolayı, onu nasıl üzdüğünü ve bıktırdığını da anlatıyor .
Yaşar Nabi , Erdal Öz'ün yazdıklarını Dostoyevski ve Camus özentisini olduğunu incelikle belirtiyor mektuplarında. Daha ne desin adam , tabi sonunda illallah ediyor sanırım:) ve basıyor. Sonuç: Basılmaması gereken, abuk sabuk bir israf!
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı ve tam bir hayal kırıklığı oldu. Ama az çok hayat hikayesini görüşlerini bildiğim için aldığım diğer kitabını okumaktan vazgeçmedim:
"YARALISIN".
" YARALISIN" okurken sizi yaralayan bir roman..
"Odalarda" ne kadar yabancı, ne kadar bizden uzaksa "Yaralısın" bir o kadar bizden, bizim ülkemizden, bizim hikâyemizden ,ortak geçmişimizden..
Bu topraklarin öyküsü olmasi nedeniyle ,romandaki karakterle bütünleşip, ona yapilan zulmu iliklerinize kadar sizde hissediyorsunuz! Bu kadar etkilemesi , bu yüzden.
Erdal Öz " Yaralısın" eserinde "ÖZÜNE" dönmüş. Diğer eserlerini okuyacağım mutlaka!
Her kitabında beni kendine daha çok aşık eden yazar! Tam Ayfer Tunç'luk: Eşsiz bir yazma tarzıyla kaleme alınmış. Soyadı Tunç ama değeri altın; Nevi Şahsına Münhasır bir yazar! Diğer eserlerini de mutlaka okuyacağım! (İlk defa okuyacakları veya okumamış olanlara Aziz Bey Hadisesi'ni öneririm)
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202213bin okunma
"... dünyadan o kadar uzağız ki kim olduğumuzu unutmamız o kadar uzun sürmeyecek, hatta birbirimizin adını söylemek bile aklımıza gelmeyecek, neye yarar ki, adlarımız ne işe yarayacak, hiçbir köpek bir diğerini bizim koyduğumuz adla tanımaz, eğer tanıyacaksa, onu ayırt eden kokusuyla ve kendini de kendi kokusuyla tanır, biz de burada başka tür birer köpek gibiyiz, birbirimizi havlamamızdan, sözlerimizden tanıyoruz,geriye kalanlar, yüz çizgileri, göz rengi,ten rengi, saç rengi hesaba katılmıyor, sanki bunların hiçbir önemi yok..."