"On üç yaşındayken herkes kendini özel zanneder ama sadece bazıları gerçekten
öyledir."
Ece, sıradan hayatı olan bir çocuktu. Ortaokul döneminde bile etrafındaki insanlar ona tuhaf geliyordu. Sanki buraya ait değilmiş gibi hissediyordu. Bazen zihninin içinde başkalarının sesini duyuyordu. Bazen de tüm sesler susuyordu. Net olmayan bir duygu değişimi gibi. Babası onu sevse de çok sıcakkanlı olmadığını kanıtlamıştı. Hayatı babası, arkadaşı Melis ve kedisi Artemis'den ibaretti. Günün birinde özel yetenekli çocukların gittiği bir okul olan Androdemia'dan davet mektubu alan Ece, kendini bekleyen maceradan habersizdi. Ece' nin yolculuğu arkadaşlıktan, aile sırlarından ve maceradan geçerken bizler ise bu fantastik evrene hayranlıkla bakacağız.
Androdemia/Safkanın Gözyaşları kitabını çok beğendim. Karakterler, özel yetenekler ve mekan çok güzel kurgulanmıştı. İlk etapta kafamda oturmayan detaylar sayfalar ilerledikçe tam yerini buldu. Kurguya kültürel öğelerimizin ve yaşayışımızın serpiştirilmesi çok isapetliydi. Ortaokul dönemi için uygun olsa da fantastik sever dostlarımın da okumasını tavsiye ederim.
AndrodemiaAsaf Ekin Yeşil · Otantik · 202416 okunma
"Biz açıp da kutunun içine bakmadığımız sürece kutudaki köpek hem canlı hem cansızdır. Her zaman mutlak doğrular yoktur çocuklar, tecrübelerden elde edilen doğrular vardır. Yani kutunun ağzını açmamayı tercih ederseniz gerçeğe asla ulaşamazsınız."