Kitap bende ikiye ayrılıyor. İlk yarısı çok tatlı bir hikayeydi çok beğenerek okudum. İkinci yarısı zaman atlamalarıyla doluydu önce yıllar geçti sonra geçmişe gidip geldi ve ben zaman atlamalarını hiç sevmiyorum. İlk yarısı toz pembeyken bir diğer yarısında pembesi gitti tozu kaldı gibi oldu. Zaman atlamaları sevmediğim için biraz sıkıldım ama genel olarak çok güzel bir kitaptı tek puanımı zaman atlamaları için kırdım.
“Ailem, tanıdığım, sevdiğim herkes gerçekten beni unuttuysa bunu sana ödetirim.”
“Sana benim karşımda bir şansın olduğunu düşündüren nedir?”
“Kaybedecek bir şeyimin kalmaması.”
Başları güzeldi (başrol kıza ısınamadım) sonlara doğru sıkıldım dedim ikinci kitaba geçmeye gerek yok, sonra öyle bir final yaptı ki hemen diğer kitaba uçmak istedim. Asla beklemediğim karakterin ölümü beni çok sarstı ağlamamak için zor tuttum kendimi. En sevdiğim karakter Mihriban oldu. En çok Turanla olan bölümlerini merakla okudum. Kitaba karşı beklentim çok yüksekti yazarın aşiyan serisini severek okumuştum ama beklentimin aşağısında kaldı bu beni hayal kırıklığına uğrattı.
En güzel seven adam kim, diye sorsalar onun adını vermekten bir an bile şüphe duymayacakken, asla sevmemesi gereken kişi kim, diye sorsalar ben yine onun adını verirdim.