Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Burak Behlül

Türkler ve Naziler: Ari ırkı
Türkiye uyruklu Yahudileri kapsamasa da Nazi rejiminin Türklere Avrupalı halk kapsamında bir hukukî statü tanımış olması Türkiye’de memnuniyetle karşılanmıştı. Burada dikkat çeken bir konu, Türkiye’nin Nazilerin Irk hiyerarşisini ciddiye aldığı kadar, Nazilerin de Türkiye’nin bu uğurda gösterdiği çabaları ciddiye almasıdır. En azından Türkiye’nin Avrupalılık ısrarıve bu uğurda üretilen çalışmalar Nazi Almanyası’nda meyvesini vermişti. Fakat Alman Dışişlerinin ısrarı ile alına bu karar, Almanya’yı Türkiye’nin Ortadoğulu komşularıyla karşı karşıya getirmişti. Bunun üzerine Almanya ile karara tepki gösteren ülkeler arasında sıkı bir diplomatik trafik yaşanmış; Alman Dışişleri yetkilileri defalarca, sınırlayıcı hükümler içeren Nürnberg yasasındaki ırk tasnifleri ile hiçbir ülkenin veya ulusun hedef alınmadığının, hedefin sadece Yahudiler olduğunun altını çizmek zorunda kalmışlardı.
Ahmet Asker
Ahmet Asker
, Nazi Irk Tasnifinde Türkler ve Ortadoğu Halkları,makale, s. 97. Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi Journal Of Modern Turkish History Studies XII/25 (2012-Güz/Autumn), ss. 79-99.
Reklam
Deprem Nedir? - Fay
Naci Görür
Naci Görür
: Depremler çeşitli nedenlerden ötürü olur. Faylanma, volkanik faaliyet ve büyük boyutlu çökmeler deprem yaratabilir. Dünyada en yaygın doğal deprem kaynağı faylardır. Dolayısıyla biz bu kitapta fay hareketleri sonucu olan depremleri inceleyeceğiz. Fay denilince akla yeryüzünde oluşmuş bir nevi çatlak/kırık gelmelidir. Ancak bu kırığın her iki yanındaki bloklar birbirlerine göre izafi olarak hareket ederler. Bu hareketlerin yön ve özelliklerine göre de faylar çeşitlere ayrılır (Şekil 1 ). Yeraltındaki kayaların herhangi bir fay hareketi sonucu aniden kırılmasıyla deprem oluşur. Kayalar kırılınca açığa belirli bir miktarda enerji çıkar. Bu enerji de yeraltında sismik dalgalar meydana getirir. Farklı çeşitlerde sismik dalga mevcuttur. En önemlileri primer (P dalgaları), sekonder ( S) ve yüzey dalgalarıdır ( Love ve Rayleigh). Bunlar değişik luz, yayılma stili ve tahrip gücüne sahiptir. Sismik dalgalar yerkabuğu içerisinde ilerlerken sarsıntıya neden olur. Biz sarsıntıyı duyunca deprem olduğunun farkına varırız. Esasen depremler yeraltında çok daha önceden başlar. Fayın derinliklerinde, kayaların içerisinde birtakım fizikokimyasal olaylar meydana gelir. Bu olaylar arasında, stres değişimi, kayma, sürtünme, kınlma, çatlama, breşleşme, erime, yeniden kristallenrne, rnineralizasyon, gözenek suyu basıncında artış, piezo-elektrik etkiler ve elektromanyetik alan değişimlerini saymak mümkündür. Ne zamanki bu olaylar yeryüzünde kınlma ve sarsıntıya dönüşür işte o zaman biz deprem oluyor deriz.
Türkiye'de Deprem
Türkiye'de Deprem
, s. 15, 16.
Müşir Gazi Mustafa Kemal Paşa'yı, Selahaddin Eyyubi (sağda) ve Seyyid Ahmed Şerif es-Senûsi (solda) arasında bir dini kahraman olarak tasvir eden kartpostal (Beyrut 1341 [1 922])
Atatürk
Atatürk
, s. 374.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Manastır'da askeri manevrada (1909). 1. Goltz 2. Mustafa Kemal
Atatürk
Atatürk
, s. 90.
Karadeniz'in kuzeyindeki Türk kavimleri
İslamiyet Öncesi Türkler
İslamiyet Öncesi Türkler
, s. 124.
Reklam
Esik Kurganından çıkarılan parçalardan biri: Kaplan Kafası (MÖ 5-4. yüzyıl)
İslamiyet Öncesi Türkler
İslamiyet Öncesi Türkler
, s. 111.
“Çünkü Türklük, Müslümanlık olmadan da yaşar ve nitekim yaşamıştır ama Müslümanlık Türksüz yaşayamaz. Onu ancak Türklüğün sel gibi akan kanları ayakta tutmuş, tutabilmiştir. Türkiye’den ayrılan Arap devletlerinin zavallı, âciz ve gülünç durumları ortadadır.” - Hüseyin Nihal Atsız, “Türkçülüğe Karşı Yobazlık”, Ötüken Dergisi, 15 Mart 1970.
Konsey, Obi-Wan'a:
Anakin'in ve Obi-Wan'ın Klon Savaşları'ndaki önemini gösteren bir konuşma. Star Wars "Yıldız Savaşları", Marsik Kitap, Sabah, Sayı: 1, s. 22.
Obi-Wan'ın, Lord Xist ile karşılaşması.
Star Wars "Yıldız Savaşları", Marsik Kitap, Sabah, Sayı: 1, s. 15.
Star Wars "Yıldız Savaşları", Marsik Kitap, Sabah, Sayı: 1, s. 12-13.
Reklam
"Hunların Türk olduğunu gösteren Çince belge"
İslamiyet Öncesi Türkler
İslamiyet Öncesi Türkler
, sayfa 21.
Deprem için bir vatandaş olarak tâziye.
Depremden etkilenen herkese geçmiş olsun, yakınlarını kaybedenlere sabır diliyorum. Çok zor bir dönem. Ne yazık ki ülkemizdeki cahillik ve önemsizlikler yüzünden can kaybı hayli can yakıcı durumda olmakla beraber; kışın şartları, ekonomik kriz ve evsizlik aslında en büyük sorun hâline geldi. Eğer bir Tanrı varsa, kimseye bu acıları yaşatmasın. Halk olarakta bilinçli olmakla fayda var. Yaklaşan İstanbul depremi için uğraşmalıyız. Tüm iller için aslında uğraşmalıyız. Canınızı umursamayan yöneticiler için bunları gözlerine sokmalıyız. *** Aslında çok konuşulacak şey var fakat ben uzmanı değilim.
Tarihte Türk'ün olmadığı bir yer, zaman, savaş var mı?
(Bonaperte'ın Moskova Kuşatmasından sonra) Bu dönüşün sonunda Rus orduları Paris’e kadar girdiler. İlginç manzaralar ortaya çıktı. Urallar bölgesindeki Hıristiyan Türk kabilesi olan Nogaybetlerin 10 bin kadar savaşçısı, koca bir birlik halinde kalkanları, mızrakları ve oklarıyla yürüyüşteydiler. Paris halkı dehşete kapılmıştı ve ardından düzenli askeri kuvvetler geliyordu (bugünün Rusya’sında Nogaybet halkının tümü bu nüfusun altında).
İlber Ortaylı
İlber Ortaylı
- Napoléon Bonaparte’ın Rus seferi, Hürriyet.
"Tüm Batı felsefe tarihi Platon'a düşülen dipnotlardan ibarettir." - Alfred North Whitehead
"616 yılında Sâsânîler, Karadeniz’in kuzeyinde yaşayan Avarlar ile ittifak kurarak İstanbul’u kuşatma altına aldılar. Ancak kuşatmayı kaldırmak zorunda kaldılar. Çünkü Göktürkler 618’de Tung Yabgu’nun komutasında harekete geçerek İsfahan ve Rey şehirlerine kadar ilerlediler." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 31
"579 yılında ölen Anuşirvan’ın yerine Türk bir anneden doğan (Hazar hakanının kızı) oğlu IV. Hürmüzd Sâsânî tahtına oturmuştur. Ancak kimi kaynaklar IV. Hürmüzd’ün annesini Göktürk hakanının kızı olarak göstermektedirler." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 29.
Reklam
450 ile 550 yılları arasında yaklaşık yüz yıl boyunca Sâsânîleri hegemonyası altına alan ve Anuşirvan döneminin ortalarına değin Sâsânî Devleti’ni vergiye bağlayan Akhunlar ve Eftalitler, Sâsânî sarayını da himayelerine almışlardır. Eftalitler, Sâsânî dönemi taht kavgalarına1 sıkça karışmış, Sâsânî şahlarını da atayacak noktaya gelmişlerdir. Böylesi bir tabloda Sâsânîlerin verici ve etki bırakıcı taraf olduğunun öne sürülmesi mantık sınırlarını zorlayan bir yaklaşımdır. Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 22.
"Uzun süre Eftalitlerin içinde yaşayan I. Kubat, kasta yer vermeyen Türk toplum yapısının kendi ülkesindeki eşitsizliklerin ortadan kaldırılması ve dinî-sınıfsal muhalefetin bertaraf edilebilmesi için benimsenmesi gerektiğine inanmış olmalıdır." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 21.
Sâsânî ordusunun Türk ordusu örnek alınarak kurulduğu bu verilerle teyit edilmektedir. Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 21.
Akhun ve Eftalit
"Birçok tarihçi Akhunlarla, Eftalitleri biririne karıştırsa da aslında bunlar iki ayrı siyasi yönetim idiler. Klasik İslam tarihçileri de Akhunlar ile Eftalitleri biri birinden ayırmaktadırlar. Söz konusu müellifl er Akhun hükumdarlarına, “Türk Hükmdarı” anlamına gelen “Melikü’t-Türk”, Eftalit hükümdarlarına ise “Eftalit/ Hayatile Hükmdarı” anlamına gelen “Melikü’l-Hayatile” demekteydiler." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 10.
Türkleri seddiyle durduracaklarını sanıyorlar.
"II Yezdgird (439 – 457) Kafkasya ve Horasan üzerinden gerçekleşen Hun saldırılarını engellemek amacıyla, ilk önce Kafkasya’da Demir Kapı Derbend Seddi’ni yaptırmaya başladı.34 Ancak henüz seddin yapımı devam ederken Akhunlar bir daha Horasan’da beliriverdiler." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 10
"Bu dönemde İbn-i Belḫi̇’nin ifadesi ile aşırı tedirgin olan ve ̄korkuya kapılan Sâsânî seçkinleri “ … Türk Hakanı’nın yanına giderek iltifatlar düzüp ondan aman dilemişlerdi …” Bu dönemde Sâsânîlerin başında ünlü kral V. Behram (Behram-ı Gȗr) bulunmaktaydı." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkiilatı'nda Türk Etkisi, s. 9
Reklam
Şah Teriminin Kökeni
"“Şah” teriminin İrânî-Sâsânî dönemine ait bir kavram olduğu genel bir kanı haline gelmiştir. Oysa ki söz konusu kavramın Sâsânîler öncesinde veİran coğrafyasının dışında kullanılmış olduğu iddia edilmektedir. Bu sözcüğün Sâsânîlerdeki anlamına uygun biçimde ilk kullanımı, M. Ö. 58/57 yılında kuzey Hindistan’ın İndus bölgesinde yerleşen Saka-Kuşanlar yönetimi dönemine rastlamaktadır. Dönemin Saka hükümdarları “şahi” unvanını taşmaktaydılar. Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı gibi Sâsânî devlet hiyerarşisinin tepesinde yer alan ve hükümdar anlamında kullanılan şâh ve şahlar şahı anlamına gelen şâhenşâh sözcükleri İrânî kökenli bir kavram olmamasının yanı sıra Hint-Avrupa kökenli dahi değildirler." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkiilatı'nda Türk Etkisi, s. 5, 6.
"Sâsânî Devleti’nde vuku bulan taht kavgalarında şehzade veya hükümdar adayları sık sık komşu Türk devletlerine sığınarak onlardan askerî ve maddî destek sağlamışlardır. Böylece Türkler Sâsânîlerin içişlerine müdahale etme olanağı kazanmışlardır. İran’a giren Türk orduları taht kavgalarında arkasında durdukları adayın galip gelmesini sağlayarak uzunca bir süre Sâsânî sarayı ve yönetici kesimini denetleyecek kadar etkili bir konuma yükselmişlerdir." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkiilatı'nda Türk Etkisi, s. 4.
"Türklerin askerî alanda öne çıkmalarının başlıca sebebi, bozkır göçebeliğindeki örgütlü ve disiplinli yapıdır. Nitekim bu örgütlü yapıdan gelen Türk birlikleri, yerleştikleri tüm gayri Türk devletlerde zamanla yönetimde egemen olmuşlar ve idarî anlayışı değiştirmişlerdir. Bizans İmparatorluğu, Abbasî Hilafeti, Gürcü Krallığı ve diğer örneklerde saptanan bu önemli hususa Sâsânî Devleti’nde de tanık olunmaktadır." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, s. 4.
"Sâsânî Devleti içerisinde de Türk askerî varlığı ciddi bir yer kaplamaktaydı." Babak Javanshir - Sâsânî Devlet Teşkilatı'nda Türk Etkisi, Makale, s. 3.
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne "terör örgütü" dediler, Atatürkçü subaylara "terörist" dediler, genelkurmay başkanına "terör örgütü elebaşı" dediler, Birleşmiş Milletler'in "uluslararası terörist listesi"nde yerelan Taliban heyetini VIP'ten yurda soktular, Çankaya Köşkü'nde ağırladılar.
Yılmaz Özdil
Yılmaz Özdil
- "Sadat'a muhabbet Sedat'a müebbet.", 20 Ekim 2021.
30 Ağustos Zafer bayramınız kutlu olsun! "Efendiler, asırlardan beri Türkiye’yi idare edenler çok şeyler düşünmüşlerdir; fakat yalnız bir şeyi düşünmemişlerdir: Türkiye’yi!.. Bu düşüncesizlik yüzünden Türk vatanının, Türk milletinin uğradığı zararları ancak bir tarzda telâfi edebiliriz: O da artık Türkiye’de Türkiye’den başka bir şey düşünmemek." - Mustafa kemal Atatürk (Atatürk’ün 30 Ağustos 1924 günü Dumlupınar’da verdiği söylev: Hakimiyeti Milliye, 31 Ağustos 1924)