Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
Cansu
Cansu
@cansuscn
❾¾ Potterhead ⚯ ͛
Öğrenci
Lise 3/4
Kocaeli
100 okur puanı
Aralık 2021 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Atatürk'ün okullarda okutulmasını istediği o kitap
Kesinlikle çok beğendiğim ve sindire sindire okuduğum bir kitap oldu. Zaten Mustafa Kemal Atatürk'ün de okullarda okutulmasını istediği bir kitap başka ne diyebilirim ki. Bu kitaba düşük puan vermek ya da beğenmemek kesinlikle haksızlık olur eğer beğenilmemişse bence kesinlikle anlaşılmadan, okunmak için okunmuştur. Gerek gerçekte yaşamış ya da kurgu olan kişilerin konuşmaları ya da görüşleri olsun gerek toplumla ilgili düşünceler ve gerçekler olsun kesinlikle çok güzel ve öğütleyiciydi. Finlandiya'nın -önde gelen aydınları sayesinde- nasıl küllerinden yeniden doğduğunu, toplumun nasıl ilerlediğini bize anlatıyor. Ancak böyle deyince roman gibi anlaşılmasın. Kitap hikaye ve bir karakterin yaşamından anlatılan bir roman değil. Kitabın notlar için ayrılan yerlerde de görüldüğü gibi kurgu olduğu düşünülen kişilere ait sözler ya da konuşmalar olsa da kitap genel olarak deneme tadında tarihteki gerçek kişilerden örnekler vererek anlatılıyor. Kitapta dikkat çekilmesi gereken toplumsal konulara çok güzel dikkat çekilmiş ve bir ülkenin gelişmesi için neler yapılabileceği, halk olarak bizim ne yapmamız gerektiği de oldukça güzel yazılmış. Bilinç ve düşünce uyandırması için herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum.
Yeraltından Notlar
Kitabı çok beğendim hatta birçok alıntı paylaştım. Belki kitabın her cümlesini paylaşmış gibi olmuşumdur ancak her cümlesi paylaşılmaya gerçekten değer.
Kitap Yeraltı ve Notlar olarak iki bölümden oluşuyor. Her ne kadar isminden ilk yeraltında ya da hapiste yaşayan birini anlattığını sansam da aslında yeraltı kavramı insanın kendi beynini
Kitabı kesinlikle çok beğendim. Harry Potter hayranlarına tavsiyemdir. Basit ve tatlı bir dil ile Harry'nin karakterinden ve kişiliğinden yola çıkarak hayatla ilgili gerçeklerden bahsediyor ve tavsiyeler veriyor. Tatlı bir kişisel gelişim havasında olan bu kitap, eğer ciddi bir hayransanız "Aa bunu fark etmemiştim" ya da "Harry'nin böyle olduğunu bilmiyordum" dedirtmez belki ama sizde de olan şeyleri gördüğünüzde kendinizi fark etmenizi veya tavsiye almanızı sağlayabilir. Bence sırf Harry Potter'ı çok seviyorsanız bile okuyabilirsiniz. Fakat kitapta Harry Potter ile ilgili belki basit sayabileceğiniz ama benim için olmaması gereken bazı bilgi hataları vardı. Örneğin, sayfa 122 de Hermione için Muggle doğumlu yerinde direkt olarak "Muggle" denmesi gibi veya kitabın Harry Potter Seçmeleri kısmında Bertie Bott's'un Her Lezzetten Fasulyeleri'ne ait olan tatları sorarken "Çikolata Kurbağanız neli olsun?" şeklinde karıştırılarak söylenmesi gibi hatalar vardı. Böyle hataları fark eden tek kişi olmadığımı ummakla birlikte yine de kitabı beğendiğimi bir kez daha dile getirmek istiyorum.
Okur Takip Önerileri
Bana göre Narnia Günlükleri serisinde okuduğum en akıcı kitap buydu. Okurken de sanki kitaplardan giderek daha çok keyif aldığımı hissediyordum. Bu kitapta ana karakterlerimizden bağımsız olarak, belli sebepler dolayısıyla iki çocuğun konuşan atlar ile Narnia'ya kaçmaya çalışmaları ile denk düşmesi ile başlıyor. Tabi Aslan varken bu denk düşme bir tesadüf değil. Daha sonra bu çocukların yolda başlarına gelen olaylar ile başka tür olaylar gelişiyor. Bu olaylar sırasında şahit oldukları Narnia ve Archenland ülkeleri için tehlike oluşturan haberlere tanık oluyorlar ve çocuklardan biri olan Shasta sayesinde ülkelerin kaderi dönüyor. Narnia'ya doğru özgürlük kaçısında olan çocukların hikayesi bitiyor ancak Narnia'nın hikayesi bitmez.
Bu kitap Prens Caspian'dan yani bir önce ki okuduğum kitaptan daha iyiydi sanırım böyle düşünmemin nedeni de Prens Caspian'ı Aslan, Cadı ve Dolap'tan önce okumuş olmam. Çünkü kronolojik olarak bu kitap ondan önce geliyor ama yine de bu daha iyiydi. Bu kitapta ana karakterlerimiz Peter, Susan, Edmund ve Lucy adlı kardeşlerin Narnia'ya -hayvanların konuştuğu, her zaman mutlu ve barışçıl, topraklarında sevginin hakim olduğu Narnia'ya- gelişini okuyoruz ve heyecanlanıyoruz ancak o bildiğimiz Narnia bildiğimiz gibi değil. Mitoloji de de bildiğimiz Lilith'in soyundan gelen Beyaz Cadı bu ülkenin sözde kraliçesi olmuş ve bu mutlu topraklara karamsarlığı yaymıştır. Beyaz Cadı'nın hakimiyetinde olan asla bitmeyen kış mevsiminin yerini çocukların gelmesiyle bahar almaya başlayınca olaylar başlıyor. Ve bu çocukların içinden çıkan soylu savaşçılara tanık oluyoruz. Türk Lokumu uğruna kardeşlerini satan Edmund'u da unutmamak elde değil :) Kısacası hikayeyi beğendim ancak yetişkinler için daha dolu bir dili olsaydı kesinlikle hayran olacağım ama bu haliyle beklentimden düşük kaldığını da söylemeden geçemeyeceğim.
Lewis'in önerdiği sırayla okuduğum için tarihsel sıraya göre 4. Kitabı okumuş oldum. Başlarda kafam karışmadı değil ben mi yanlış kitabı okuyorum diye düşündüm çünkü nereden geldiğini hiç bilmediğimiz Narnia da tarihi olan Peter, Edmund, Susan ve Lucy karakterleri geldi. Daha sonra yazar bu okuma sırasını önerdiyse vardır bir bildiği dedim okudum :) Kitap Büyücünün Yeğeni ile hemen hemen aynı bir dile sahip yine çok fazla macerası, heyecanlandıran yerleri yoktu. Ki zaten okuma süremden de belli oluyor bu. Evet, sınavların yaklaşması ve dersler kitapları çok okuyamamamda etken ama bu bir bahane değil yani kitaplar ilgi çekici olunca ve kendini okutunca sınav gecesinde bile okunabiliyor. Yine de hâlâ baştan karar vermek istemiyorum daha önümde 5 kitap var sonuçta.
Öncelikle kitap için beklentinizi fazla yükseltmeyin derim. Benim beklentimi karşılamadı ve biraz hayal kırıklığına uğradım. Çok çok heyecanlı bir tarafı yoktu ama çocuklar için yazıldığını ve genel kitlesinin çocuklar olduğunu düşünürsek gayet normaldi ama ben biraz Harry Potter gibi bir şey düşündüğümden galiba bir tık beklentimi karşılamadı ancak yine de buna diğer kitapları okuduktan sonra karar vermek istiyorum, ön yargılı biri olmak istemem. Kitap hakkında söyleyecek olusak bence diğer kitaplar daha heyecanlı olacak çünkü söz konusu Narnia bu kitapta yaratıldı. Digory ve Polly isimli çocukların Digory'nin dayısı yüzünden büyülü yüzüklerle bir tür dünyalar arası bir ormana gitmeleriyle başlıyor macera. Daha sonra peşlerine takılan daha sonra Narnia'ya da gelen Cadı ile karşılaşıyorlar ve oldukça başlarına gelmelerini istemedikleri olaylar yaşıyorlar ve daha sonra da Narnia'ya geliyorlar ve Narnia'nın yaratılışına şahit oluyorlar. Ve kitabın sonunda olaylar tatlıya bağlanıyor. Çok fazla spoiler vermeden anlatabileceğim en fazla bu kadar sanırım diğer kitapta bakalım neler olacak.
Kelebek Zihinli Çocuk
Kitap, aileleri yıkılan ve hayatları tamamen değişen Jamie ve Elin'in hikayesi. DEHB'si (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) olan Jamie, sadece normal olmayı istiyor. Elin ise mükemmel bir prenses olmayı. Eğer öyle olursa babasının geleceğini ve eski ailesine kavuşacağını düşüyor çünkü. İkisininde ailevi sorunlardan dolayı aynı evde yaşamak zorunda kaldıklarında hayatları tamamen altüst oluyor. Bölüm bölüm çocukların ağzından anlatan ve her karakterle empati kurmanızı sağlayan bu kitap oldukça sürükleyici. Nasıl bittiğini anlayamıyorsunuz bile. Ve sonuyla oldukça da şaşırtıcı. Her hikayenin mükemmel prenses'in kötü canavarı alt ettiği peri masallarından olmadığını gösteren bu kitap, farklılıkların da normal olduğunu, herkesin mükemmel olması gerekmediğini öğretiyor. Kitabı okumanızı tavsiye ederim. Yalnızca gençlerin değil ebeveynlerin ve yetişkinlerin de okuyabileceği bir kitap. Açıkçası ben çok beğendim. İyi okumalar.
İçimdeki Müzik
Kitap; kelimelerini, duygularını, düşüncelerini, herşeyini beyninde saklayan zihin felci teşhisi konulmuş olan ancak herkesten daha zeki ve kalbi tertemiz olan 11 yaşındaki Melody'nin hikayesi. Melody konuşamayan, hareket edemeyen bir kız. Ancak onun engeli yalnızca fiziksel. Hayatı engelleri yüzünden onu zorlamaya devam ederken o herşeyiyle, zihniyle, duygularıyla bunlara direniyor. Kitabı okuyunca insanların acımasızlıklarına tepki verirken aynı zamanda empati de kuruyoruz. Birşeyleri imkanımız varken başarabileceğimize ve kendimizi zorlukların üstesinden gelebileceğimize inandırıyoruz. Çok yalın ve akıcı bir dilde yazılmış olan bu kitap insanları kendine bağlıyor. Kitap aldığı ödülleri sonuna kadar hak ediyor. Okumanızı tavsiye ediyorum.
