“Sadece geceleri sokağa çıkıyormuş diyorlar. Peki, anlayabilir misiniz, neden? Evin bulunduğu yer geceleri hiç tekin değilken…”
“Onun için asıl tekin olmayan gündüzler… çıplak gözle görünebileceği haller.”
“Çirkin ya da sakat mıymış? Görünmesini istemediği bir hali mi varmış?”
“Hayır. Sadece üzgünmüş… çok üzgün.”
“Evet, belki sigara içmeye sadece üç hafta önce başlamıştı ama dudaklarının arasından dökülen o dumanı sanki hayatı boyunca içinde tutmuş gibi üflüyordu. İçinde bir yangınla doğmuş gibi. Ya da içinde, tüten bir enkaz varmış gibi…”
“Ama bir kez geçti mi kim acıyı anımsayabilir ki? Acıdan geriye kalan bir gölgeden ibaret, zihinde bile değil, sadece bedende. Acı insanda iz bırakır, ama görünmeyecek kadar derinde. Gözden ırak olan gönülden de ıraktır.”