Bazı satırlarında gökyüzüne bakıp düşünüyorum, bu satırda ne var benim anlayamadığım? Anlamadığın satırları ne kadar okuyabilirsin? Acaba yazar pes mi etti? Şimdiye kadar bütün anlamlı cümleler kurulmuştur, ben benden ibaretim dedi de bu satırları sorgulamadan mı yazdı? Biraz endişeliyim, hem yazardan hem kendimden.
Yol İnsanlarıBetül Tarıman · Can Yayınları · 200413 okunma
Kütüphanede biriyle karşılaştım, körü körüne bir felsefeye bağlanmış, biraz sohbet ettik. Bana hayatı sorgulattı.
Bir düşünceye bu kadar bağlı kalıp hayatın gerçeklerini sorgulamadan körü körüne yaşamaya çalışmak insanlara ne kazandırır, ne kaybettirir bunu konuştuk. Aydınlandım mı biraz daha mı körleştim anlamadım. Aklıma şu söz geldi, "siz, etrafınızdaki 5 kişinin ortalamasısınız." Sonra şöyle düşündüm, ben bu ortalamayı bu felsefeden uzak tutmalıyım, bana çok aykırı. Ya günümde değilim, ya da her şeyi gereğinden fazla sorguladım.
Birçok okur bu kitaba tavsiye üzerine başlıyor, etrafındaki insanların tavsiyesi bir kenara dursun, herhangi bir yerde "Mustafa Kemal Atatürk'ün okulların müfredatına konulmasını istediği kitap" ibaresini gören, bu kitabı kütüphanesinin baş köşesine koymuş bulunuyor.
Peki bu kitap neden başköşemizde yer alıyor? Grigoriy Petrov Finlerin gerek çevresel etkenleri konu alan gerçek bataklık betimlemesini gerekse zihinleri konu alan mecazi bataklık betimlemesini o kadar iyi aktarıyor ki. Petrov bu kitabıyla, terkedilmiş gibi gözüken umutsuz topraklar, savaşların, vazgeçişlerin, kaybolan umutların eseri olan insanların bir düşünceyle nasıl tekrar kendini bulduğunu, sonbahar örtüsünün terk edilip ilkbahara nasıl adım atıldığını, kurumuş yaprakların suya olan inancını, insanların özveri sayesinde nerelere gelebileceğini her okura ilmek ilmek işliyordur eminim.
Aydın insanların umudunu kaybetmeyişleri, disiplinleri ve mücadeleleri, ülkelerini bataklıktan kurtarmak için yaşamın her kesitine, yaşantının her alanına dair planlar yapmaları, her yaş kesiminde kim ne ile mutlu olur, kim ülkesine nasıl faydalı olur, kim geleceğe altın kılavuzlar bırakır mottosu bu kitabın özetine dönüşüyor.
Kitabın sonlarına doğru, şimdiye kadar edindiği tecrübelerden bir vizyona sahip olsa da, "daha küçük bir yaşta okusam hayata bakış açım çok daha farklı olurdu" diyor insan.