Hiç şımartılmamış bir çocuk misali tebessümün
Gözlerinde Karadeniz iklimi, altları çürük
Duan duyulmamış, ruhun Tanrı'ya küskün
Gündüzün kayıp, gecen yatağına süzülür
Hiç yaşamamışlar gibi göçüp gitti onlar aramızdan...
#Baba tut elimi
Bu cehennemden kurtar beni
Sıkışıp kaldığım yer belli mi?
Sesim sana geldi mi?
Baba tut elimi
Nefesim tükenmeden kurtar beni...
Ölüm ve Yaşam...Bu ikili birbirine pamuk ipliğiyle bağlı değil mi? Deprem onları bir kaç dakikada bizlerden koparıp aldı...Anneler, babalar, nineler,
Özcan Tekdemir kendileri Bilim Kurgu & Fantastik, Deneme, Edebiyat kategorilerinde eserler yazmış popüler bir yazardır. Okuduğum ilk kitabı olmasına rağmen baya bi beğendim. Bilim kurgu seven bana da hitap ediyor nede olsa :D
Hamam böceği yemek istemiyorum!
Başlık her ne kadar ilgi çekici olsa da biraz da iğrenç biliyorum. Koronavirüs ona şükür
Rıfat Ilgaz dediğimde aklınıza ilk ne gelir? Tabii ki
Hababam Sınıfı! İtiraf ediyorum okumadım ama çok izledim. Benim gibi sizlerin de izlerken kahkaha ile güldüğüne eminim. Peki Rıfat Ilgaz Hababam Sınıfı'nı neden yazmış ve nasıl bu kadar güldürebilmiş, biliyor musunuz? Buyurun cevabını kendinden dinleyelim.
Soru: ‘’Nasıl bu
Bir süredir çoğunluğu yabancı yazarlardan oluşan kitapları okumaktan dolayı bu kitap bana tokat gibi geldi. Hani vursan yerinde gül açar deriz ya, tam deyim yerindeyse ; bu hissi yaşadım. Buram buram Anadolu havası içime işledi. Yer yer şive, beyitler, dörtlükler ve hatta bölüm bölüm anlatılan hikayenin başlığına yapılan süslemeler bile bize ;
Bu kitap yorumunu Instagram'daki "alintilarlayasiyorum" profilimde de okuyabilirsiniz: instagram.com/p/ChXgRAuNCSL
Bugün günlerden 17 Ağustos. Binlerce insanın hayatını kaybettiği o depremin üzerinden tam 23 yıl geçti. O yüzden gelin size 17 Ağustos 1999 gecesi yaşadıklarımı anlatayım.
Bilenler biliyordur, ben aslen
Böyle bir geceyi bütün varlığımızla içemeyişimizin sebebi, kafamızı bir çok saçma şeylerin doldurmuş olmasıdır. On bin, yirmi bin sene evvelki insanlar gibi olabilsek, tabiatı onların gözüyle görsek, muhakkak ki şimdi burada böyle sükûnetle oturamazdık. Onlar güneşi, ayı, falanca büyük tepeyi veya filan bulutu ve yıldırımı babalarının hayrına mı Allah yaptılar? Onlar tabiatta saklı duran ruhu bizden iyi anlamışlardır. Halbuki bizim bunu yapmamıza imkan yok. Minimini kafalarımız ukalaca kitaplar, birbirinden çürük bilgiler, neticesi olmayan hesaplar ve Allah kahretsin karmakarışık menfaat düşünceleri dolduruyor... Söyle, hangi ilim, hangi şiir, hangi aşk, hangi devlet bu manzaradan daha güzel, daha muhteşemdir? Buna rağmen burnumuzu kaldırmadan bozuk kaldırımlarda yürüyüp gitmekte devam ediyoruz. Dünyadaki insanların acaba kaç binde biri şu anda başına aya çevirmiştir? Halbuki her şeyi, herkesi görüyor ve gafletimizin üstünde o tatlı, o iyi tebessümü serpiyor. Dikkatle baksam onun parlak çehresi üzerinde birçok şeyler göreceğimi zannediyorum.
Nazım Hikmet'in Aziz Hatırasına
Dünya tarihinin belki de en kanlı yüzyılının başında doğdu. Dönemin koşullarına göre oldukça varlıklı ve eğitimli sayılabilecek bir aileden geldi.
“Üç yaşımda Halep’te paşa torunluğu ettim” der Otobiyagrafisinde.
Paşazadeydi aslında burjuva karşıtı olmasına rağmen. Ancak çok kızardı kendisine “Paşazade” diye
İki Ayyaş (Bu tek başına yeter ama devamını yine de yazacağım)
Polise emri ben verdim.(Ali İsmail Korkmaz’ın ölümü üzerine.)
Gemi var gemicik var. (İfindim bıbıcım?)
Ensar Vakfı’da tecavüze uğrayan çocuklar,
Bir kereden bişey olmaz,
Soma’da ölen 301 madenci,
Yerde madenci yakını tekmeleyen Yusuf Yerkel,
Ananı da al git (üslup kişiliktir),
Dolarla mı maaş alıyorsunuz? (Elinin körüyle alıyorum),
Bunlar çürük, bunlar sürtük (üslup kimliktir)
İmar Affı (Bir gecede 50.000 ölen insan, Rusya’nın saldırısı altındaki Ukrayna bu kadar insanı kaybetmedi.),
“Fetullah Gülen ülkenin yetiştirdiği önemli bir değerdir.” (Bekir Bozdağ)
“Ne istediniz de vermedik?”
Türkçe Olimpiyatları
10 Kasım’dan önce Kadir Mısıroğlu’nu ziyaret etmek,
Hiranur Vakfı’nda evlendirilen 6 yaşındaki kız çocuğu,
Süleyman Soylu’nun fotoğraf albümü, (böyle yazmanız yeterli Google’a)
KHK’lar,
Yolsuzluk,
Ahlaki çöküş,
Kadına şiddet,
Doğa katliamı,
Beşli Çete,
Sümeyye Günalan
@smygnl95
·
13 Mayıs 2023 14:23
Yerli otomobilimiz TOGG'u,
Kendi İHA'larımızı,
SIHA'larımızı,
AKINCIYI,
Milli tankımızı,
Milli helikopterimizi,
Milli silahlarımızı,
Milli denizaltılarımızı,
Zülfü Livaneli kalemini ilk kez okudum. Bana kimin önerdiğini hatırlamıyorum :)) ama iyi ki de bu öneriye uymuşum.. Serenad ;müziğin, edebiyatın, sanatın, bilimin, tarihin harmanlandığı bir yaşanmış gerçeklik hikayesi. Anlatımının sağlam, kurgunun güzelliği ve kelimelerin hafif naiflği kitabı akıcı bir şekilde okumanıza vesile oluyor.
Kitabın
KİŞİSEL GELİŞİM ADINA ÖLMEDEN OKUNASI YEGANE KİTAP!
Anthony Robbins :
"Ne yapmak gerektiğini pek çok insan bilir ama bildiğini yapan insanların sayısı çok azdır."
İzgören bu devasa anlamlı sözle başlıyor kitabını yazmaya.
DÜRÜSTLÜK
GİRİŞİMCİLİK
HOŞGÖRÜ
İŞ KALİTESİ
YURT SEVGİSİ
Adı altında kısımlara ayırıp bölüm olarak işlemesiyle,
Sağlam insan, nasıl cenneti de verseler
Dinlemezse aşağılık cümbüşlerin çağrısını,
Çürük insan, meleklerle sarmaşdolaş da olsa
Bıkar göklerdeki yatağından,
Can atar iğrenç pisliklere...