Sözde muhafazakar sayılabilecek 19. yy toplumu, kimin adına hangi fikre hizmet ederek böylesine baskıcı ahlak anlayışı talep ediyordu.?
Kendisi zevk içinde yüzüp , aşırı maddiyatçı davranarak ticari kaygılar besler ve üzerine eski dindar yüzyıllardaki büyük inancın gölgesi bile düşmemişken kendi toplumunu yasaklarla tüm bu haklardan mahrum bırakmaya kalkması mümkün değildir. Hoşgörü bayrağını kültürün ve medeniyetin doruk noktasına bir kez dikenin artık bireyin ahlak anlayışına hükmetmeye hakkı yoktur.
-“Sizin Tanrınız bir bahçenin ortasına bir elma ağacı koyar ve der ki, ‘hey arkadaşlar ne isterseniz yapın, ama bu elmayı yemeyin.’
Sürpriz, sürpriz, elmayı yerler ve o da saklandığı çalının arkasından fırlayarak bağırır ‘yakaladım, yakaladım.’ Oysa yemeselerdi de sonuçta bir şey değişmeyecekti.” Dedi Ford.
-“ Niye değişmesin?”
-“Çünkü eğer karşındaki, kaldırıma içinde tuğla bulunan şapkaları bırakmaktan hoşlanan bir zihniyete sahipse, gayet iyi bilirsin ki bundan vazgeçmez. Er ya da geç seni gafil avlar.”