İzmir'e götürecektim ben seni Gül canım, ama şimdi Niksar'a gidiyoruz.
Tarih tekerrür ediyor sanki. Yıllaaar yıllar önce yine böyle Mayıs'ın ikinci haftası ani bir kararla anneler günü ziyareti yapmıştık senle. Şimdi anneler günü geçti ama hasta yatağında annem yine çok sevinecek...
Yine soluğu elverdikçe anlatacak herkese mutluluğunu. Anlattıkça mutlu olacak bir süre daha.
Bir anneye sevgi eliyle derman olmaya gidiyoruz, az şey mi?
Bugünü uzun uzun yazalım gül canım, o kadar çok uzun bir gündü ki, bitmiyor.
"İçimden şehirler geçiyor..."
FERMAN
“Ben ki; Beylerbeyiniz, Karaman Oğlu Mehmet.
Milletime duyurun böyle eyledim ferman…
Sözünü özü diye bilenler çekmez zahmet.
Söylenen anlanınca derde bulunur derman…”
Bugün bir haftadır cânân görünmez
Sitâremde meh-i tâbân görünmez
Dedim cânâ görünmezsin sebeb ne
Dedi var ebleh olma cân görünmez
Görem dersen dehânın ey dil umma
Nihândır çeşme-i hayvân görünmez
Görünmezse rakîb olmaz aceb ki
Meseldir değmede şeytan görünmez
Leb-i lalinden özge ey Necâtî
Dil ü cân derdine derman görünmez
...
Bir yere varılmaz, artık yanmakla
Artık, kendi kendin birşey sanmakla
Varlığı, yokluğu belirsiz yari anmakla
Geçti aşkın yaşı, gitme zamanı.
...
Ah çeksen, vah çeksen derler bize ne
Artık, kimse bakmaz, senin yüzüne
Derman bitti daha gelmez dizine
Yaratanla, birlik olma zamanı.
Kendini aldatırsın, seviyom diye
Hem de gece gündüz, yanıyom diye
Bu dünya kalmadı, zengine, beye
Padişah olsan da gitme zamanı.
...