"Çok tuhaftı, ağlayamadım. Ama ruhum paramparça olmuştu."
karşımda güçümün yetmediği bir taş duvar var diye büsbütün boyun eğmeye de razı olamam.
Kadehime önce bir damla gözyaşı akıtmak, daha sonra onu bütün bütün güzel ve yüce şeylerin şerefine kaldırmak...
Sayfa 28 - Dorlion yayınlarıKitabı okuyor
bilmedikleriniz arttıkça sızılarınız o ölçüde çoğalır!
Hafif olur kadın tabiatı, Hem hercai hem bozuk... Odysseus doğru demiş. Yerinde söz doğrusu.
ama yeter, sizi epey ilgilendiren bu konuda tek sözcük dahi etmeyeceğim artık.
Ne mutlu ona.
Sayfa 27 - Dorlion yayınlarıKitabı okuyor
üstün anlayış teorisinden örneğin şöyle bir sonuç çıkartılabilir; alçağın biri alçak olduğunu gerçekten hissediyorsa, alçaklığından avunma payı çıkarmaya hakkı vardır.
Yavan laf zamanı geçti artık.
Sayfa 534Kitabı okuyor
iyiyi, "güzel ve yüksek şeyleri" ne kadar çok anladıysam, o kadar derinlerine battım, sıkıştım kaldım içlerinde.
Ölürken, büyük bir iç huzuruyla birlikte, zafer kazanmış insanların o eşsiz mutluluğunu da tatmıştı.
Sayfa 27 - Dorlion yayınlarıKitabı okuyor
her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; gerçek, tam manasıyla bir hastalık.
Kendisini erdemli son derece önemli, son derece önemli, son derece saygın gurur dolu bir insan olarak kabul ediyordu.
Sayfa 27 - Dorlion yayınlarıKitabı okuyor
kötü biri olamamak bir yana, herhangi bir şey olmayı da beceremedim.
içimde her an bunların tam tersi bir sürü duygunun kaynaştığını hissederdim. bunların içinde uğuldayıp durduğunu hissederdim. bu duyguların ömrün boyunca kaynaştığını, dışa taşmak için fırsat kolladıklarını biliyordum, fakat bırakamıyordum, bile bile bırakamıyordum. beni utanç verecek kadar öyle bir sıkıyor, hırstan patlayacak hale getiriyorlardı ki ,sonunda bıktım usandım artık.