Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
·
Puan vermedi
Merhaba Bugün sizlere hem ruhunuzu hem gönlünüzü ferahlatacak bir eserle geldim. Şiirler ve kısa yazılardan oluşan kitap benim beklentimin çok üstünde olduğunu baştan söylemek istiyorum yazar kendi tekamül yolculuğunda bir noktaya ulaşmış ki artık yaşadıkları kendini aşmış ve kendi arayanlara rehber olmuş.Hayat bir yolculuk anne karnında
Aşkın Nuru
Aşkın NuruNur Seher Aslan · P Kitap Yayıncılık · 202411 okunma
Sultan Orhan Gazi
SULTAN ORHAN GAZİ Ömrü fetihten fetihe koşmakla geçen büyük idareci Osmanlı Devleti gibi üç kıtaya hükmedecek muhteşem bir imparatorluğun temelini atan Osman Gazi, beka âlemine gitme vaktinin geldiğini anlayınca, Gazi oğlu Orhan'ı çağırmış ve ona şöyle vasiyet etmişti: "Oğlum, İstanbul'u aç, gülzar eyle. Öldükten sonra beni
Reklam
Özkan salman
HAYAT Hayat bir yol,bizler birer yolcu,gidiyoruz bu yolda Bazen yürür,bazen koşar,bazen uçarız biran aşkla, Nehir olur akarız denize ,ulaşırız sevgi okyanuslarına, Hayat birer su , bizler birer damla , akıyoruz kalabalığa . Hayat bir güneş ,bizler birer ışık,aydınlatırız evreni, Karanlıkta aşkla parlayan ,ateş böceği ,yıldızlar gibi, Hayat birer zaman , bizler hareket,yelkovanla, akrebi Dur ey zaman ,ne güzelsin,dedirten , aşkın mucizesi.
12 Ay
Şu kpss bitsin yolcu dur Abbas askere
Birinci kural yaradana hangi kelimelerle tanımladığımız kendimizi nasıl gördüğümüze aynı tutar şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak utanılacak utanılacak bir varlık geliyorsa aklına demekki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla yok eğer tanrı dendi mi evvela aşk merhamet ve şevkat anlıyorsan sen de bu vasıflardan bolca mevcut
"Anla! O ilk buluşma senin, benim, hepimizin ruhuna ilk sesleniş, O yüceler yücesindendir. Henüz kulağımız yaratılmadan işittiğimiz ilk ses O'nundur. Gözümüz yaratılmadan ilk gördüğümüz O'dur. İlk koku O'nun kokusudur. Bize ilk hitap O'ndandır. Verdiğimiz ilk söz O'nadır. O'ndan kopup dünyaya düştüğümüz için doğar doğmaz ağlarız. Çocukken tüm koşturmamız O'na ulaşma gayretidir. Her oyuncağımızı 'aradığım bu değil' dercesine kırma nedenimiz de budur. Kadına güzel gelen erkek, erkeğe güzel gelen kadın ve dahi dünyada güzel diye bildiğimiz ama sonra güzel olmadığına kanaat ettiğimiz her şey, en başta güzeller güzelini görmüşlüğümüzdendir. Dediği gibi Ahmet Paşa'nın: 'Ezelde bir merhaba sundu bana çeşm-i yâr. Şöyle mest oldum ki, gayrın merhabasın bilmedim. Biz o merhabayı ezelde bir kez aldık. Gayri dünyada kimin merhabası bize güzel gelir ki Tufan'ım? Kimin? İnsan güzeli niye arar bilir misin? Kaybettiği, unuttuğu için arar. Her ulaştığı güzele bir süre sonra bu da değil demesinin nedeni budur. Mutsuzluğumuz bundandır, doymamamız bundandır. İnsan güzeli, bir kez en güzeli gördü diye arar Tufan'ım. Artık yol ol, yolcu ol. Bırak hedefleri, yolcu ol
Reklam
hayatın sırrı
Görkemli yaşamlar Gösterişli evler . Yolcu muyduk yoksa Ev sahibi mi? . Çoğaldık, büyüdük Yükseldik ve doyumsuzlaştık
Su ve seyir bu rolü iyi oynamaktadırlar. Kaçılması olanaksız teknenin içine hapsedilen deli, binlerce kolu olan nehre, binlerce yolu olan denize, her şeyin dışında olan şu büyük belirsizliğe teslim edilmiştir. Yolların en serbest, en açık olanının ortasında esirdir: sonsuz kavşağa sağlam bir şekilde zincirlenmiş olarak. En mükemmel Yolcu'dur, yani geçidin mahkumudur. Ve yanaşacağı kara, tıpkı ayağını bastığı yerde nereden geldiğinin bilinmediği gibi meçhul bir yerdir. Gerçeğine ve vatanına ancak, ona ait olması mümkün olmayan, şu iki kara arasındaki kısır geniş alanda sahiptir.
Robert Frost'tan Alınacak Ders
Robert Frost en beğendiğim şairdir. Birçok şiirini severim, ancak en beğendiğim "Gidilmemiş Yol"dur. Ondan alınacak dersi hemen her gün dile getiririm: Gidilmemiş Yol Yollar sarı bir ormana ayrıldı İkisine birden gidemedim ne yazık ki Bir yolcu olarak, uzun süre dikildim Ufukta gözümün alabildiği noktaya baktım İlerideki kıvrıma dek Sonra ötekinin başında durdum Daha güzel bir yoldu sanki Çimenlikti, henüz çiğnenmeyen yerleri vardı Ancak oradan geçenler için Aynı anda çiğnenmiş oluyordu İşte o sabah orada bir de Düşen yapraklara hiç ayak basmamıştı Ah, ben bunu başka bir güne sakladım Gidecek onca yol varken Acaba geri gelmeli miydim? Ah çeksem yeridir Bu yer yıllar, yıllar ötede; İki yol ormana girmiş ve Ben en az gidilmişi seçmiştim İşte bu fark yarattı. Robert Frost (1916) İşte farkı yaratan buydu.
Sen
Bir avare yolcu gibiyim şaşkın Ordan oraya savrulan bir yaprak gibiyim Hangi bilinmezlik bu ,sen nerdesin Bu sesler bu çıkmaz sokak niye Hey yolcu dur bari sen gitme Tut yüreğimden üşüyorum Bari bir yol göster ,görmüyorum Kör kuyular içinde çırpınıyor hayallerim Yolumu aydınlatan ışığım ,bekle beni Uzaklaşma ey yolcu ,seni göremiyorum Bari sen gitme titriyorum Tut yüreğimden yolcu üşüyorum. Muallim yusuf
Reklam
Cenaze Töreni
Yürüdüğümüz yol mezarlığa gider Tabuttaki yolcu bilinmeze gider Mezarlığa giden dün gördüğünüz o'dur Hızlı yürümeyin yeni öldü yorulur Sen ey iyi ölü Cennet varsa eğer Cennetin yolunu Bulabilir misin Sen ey iyi ölü Cennet yoksa eğer Toprağa gömülü Durabilir misin Mezarcı sana yine birini Getiriyoruz ellerimiz üstünde Bir selvi gölgesinde mezarı kazıldı mı Mermer taş üstüne yazısı yazıldı mı
Sayfa 150 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yolcu
Güneşe asıldı umutlarım yanarak azalıyor. Bir uçurtma kanadındayım şimdi Bir çocuğun sevgisi içinde Bir ağlayışın anlamsız halinde Nedensiz sualler içindeyim Bulutların üzerinde geziyor gibi Gökten düşen ben miyim zemine Gez dolaş dur dinlen nedir bu han Baktım kapıdan giren çok giden çok Sordum ne ile geldin ne ile gidersin Dedi ki geldim elim boş gözüm yaşyollı Bir baktım ki elim dolu bedenim yaşlı Biriktirdim onca dünyalık hepsi ayrılık Şimdi ben bir avuç toprak dön ardına bak.. Eylül Şairi Duran KURT
Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın Bu toprak, bir devrin battığı yerdir. Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın Bir vatan kalbinin attığı yerdir. Bu ıssız, gölgesiz yolun solunda Gördüğün bir tümsek, Anadolu’nda, İstiklal uğrunda, namus yolunda Can veren Mehmed’in yattığı yerdir. Bu tümsek, koparken büyük zelzele, Son vatan parçası geçerken ele, Mehmed’in düşmanı boğduğu sele Mübarek kanını kattığı yerdir. Düşün ki, haşr olan kan, kemik, etin Yaptığı bu tümsek, amansız, çetin Bir harbin sonunda bütün milletin Hürriyet zevkini tattığı yerdir.
Sayfa 212 - Necmettin Halil Onan
DUR YOLCU
Bilmeden gelip bastığın Bu toprak, bir devrin battığı yerdir. Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın Bir vatan kalbinin attığı yerdir. Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda Gördüğün bu tümsek Anadolu’nda, İstiklal uğrunda, namus yolunda Can veren Mehmed’in yattığı yerdir. Bu tümsek, koparken büyük zelzele, Son vatan parçası geçerken ele, Mehmed’in düşmanı boğdugu sele Mübarek kanını kattığı yerdir. Düşün ki, haşrolan kan, kemik, etin Yaptığı bu tümsek, amansız, çetin Bir harbin sonunda bütün milletin Hürriyet zevkini tattığı yerdir.
Necmettin Halil Onan
Necmettin Halil Onan
998 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.