"Eli kalem tutanlar bu davayı yazsın. Hitabeti güçlü olanlar bu davayı konuşsun. Herkes bir şey yapsın; ama sakın sessiz kalmayalım! Çünkü sessizlik öldürür."
"Tek kişilik hücremden yazdığım bu satırları okuyan herkes bilsin ki hayat birdir, Rabbimiz birdir. Ya izzetli, şerefli, haysiyetli, onurlu bir hayatı seçeceğiz ya da sadece Allah'ın rızasını gözettiğimiz şehadeti."
Ey Kudüs'ün gölgeleri ezanlarını duyur bana
Ben esir, sevdalı şehit
Demir parmaklıklar arkasından ezanına muhtaç
Ben ne seni satarım ne de düşmanla barış imzalarım
Ben Kudüs'ün Rabbi'nin dini ile dinlenmişim
Ey Kudüs'ün gölgeleri, ezan sesini duyur bana!
Ben şair değilim, kalemim güçlü olsun
Ben komutan değilim silahlı gücüm olsun.
Ben Gazzeli değilim, birileri şehid olsun ailemden.
Ben devlet değilim, bütün gücümle nazi İsrail'i yok edeyim.
Ben zavallı elinde birşey gelmeyen, hayatında zevk almayı bırakan bir bireyim.
Çocuklar katledilirken hayatımızdan zevk alıyorsak insanlığımız ölmüştür.
"Zihnimi meşgul eden bir soru vardı; Bir sıkıntıdan kurtulmak için kendini patlatmaya hazır birisi şehit mi olurdu, yoksa kendi kendisini öldürdüğü için katil mi?"