Nasıl sarsarız, depremler gibi, ruhu katılaştıran, kireç kayalarıyla donatan duyarsızlık felcinin istila ettiği vücudu Nasıl uyandırırız en derin kabus uykusuna daldırılmış ruhu? Nasıl diriltiriz, içimizde sancaklarla yürümeyen manevi ordu milletini..?
Peygamberlik makamından hemen sonra gelen makam "sıddıklık makamı"dır. Bunun içindir ki, "bütün inanmışların inancı terazinin bir kefesine, Hazreti Ebubekir'in inancı öbür kefesine konsa, O'nunki ağır basardı" buyrulmuştur.
Sen, dirilişi hatırladığın zaman, diriliş de seni hatırlayacaktır. Ölümün sularında yüzen sen, bir ceset olmaktan çıkıp ışıyıp dirilen bir göğde, filizler veren bir göğde olup yeniden kök salacaksın bu ihtiyar, yorulmuş toprağa.