Çocukken anne babaya karşı geliştirilen olumsuz duyguların üstünün kapatılmasıyla başlayan süreç, insanın giderek kendisine yabancılaşmasına ve sonunda kendisi olamamanın suçluluğunu yaşamasına neden olur. Varoluş suçluluğu denilen bu duygu anlamlı bir yaşamı gerçekleştirememiş olmaktan kaynaklanır.
Yaman savunucuyumdur çekingenliğin. Öyle seyrek rastlanıyor ki günümüzde! Hiç de sönük olmayan, hatta aslında cevherli olan kimselerde çekingenlik son derece çekici, insanları saran bir duygudur.
Hayatta nelerin zorunlu ve uygun olduğunu ayırt etmek, çevrenin kuşkusunu çekmemeye çalışmak, sağlığına, saygınlığına sahip çıkmak ve iç huzuruna kavuşmak... bunlardır benim sana dayatmaya çalıştığım hedefler.
...iyimser kişiler zaten böyledir. Hayatta her zaman bulunduklarından daha çok şey umarlar. Ama umduklarını bulamayınca da büyük bir üzüntüye kapılmazlar. Hemen yeni bir umut doğar içlerinde.