Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Atatürk'ün emriyle 1924'te Fener Rum Patrikhanesi'nden alıp Papa Eftim ailesine bırakılan Türk Ortodoks Meryem Ana Kilisesi, Türk Ortodoks Aya Nikola Kilisesi ile Türk Ortodoks Aya Yani Kilisesi'dir.
Fener Rum Patrikhanesi Turgut Erenerolun Cenazesine Engel Çıkartması
Türk Ortodoks Patriği Dr. Turgut Erenerol 9 Mayıs 1991'de vefat eder. Cemaati azalan ve elinde ruhani kalmayan Türk Ortodoks Patrikhanesi, Turgut Erenerol'un dini törenini yönetmek üzere Fener Rum Patrikhanesi'nden ruhani talep eder ancak Fener Papazları Türk Ortodoksları ile çirkin bir pazarlığa girişirler. Selçuk Erenerol ruhani
Reklam
Heybeliada Ruhban Okulunun Kapatılması
127 yıl boyunca Fener Rum Patrikhanesi'nin kendisine tahsis ettiği ödenekle yaşatılan Heybeliada Ruhban Okulu, "Özel Okulların Devletleştirilmesi" şeklinde görülen uygulama hakkındaki Anayasa Mahkemesi'nin 12 Ocak 1971 tarihli ve 1971-3 sayılı kararından sonra kapanmıştır. Bu karardan sonra Heybeliada Ruhban Okulu da yüksekokul durumunda değerlendirilerek, okulun varlığının sürdürebilmesinin ancak Türk üniversitelerinden birisine veya bir ilahiyat fakültesine bağlanarak mümkün olabileceği belirtilmiştir. Ancak Patrikhane yetkilileri bu şartı kabul etmemişlerdir. Çünkü onlar, Heybeliada Ruhban Okulunun özerk bir statüde, yalnızca Patrikhane'ye bağlı, devletin denetiminde olmayan "Uluslararası Patrikhane Özel Yüksekokulu" olmasını istemektedirler. Bunun üzerine kapatılma kararı İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğünün 12 Ağustos 1971 gün ve 101787 sayılı gizli yazısıyla; "Anayasa Mahkemesi'nin 12 Ocak 1971 tarihli kararı ve 26 Mart 1971 tarihli gerekçesi muvacehesinde okulunuzun, bu kararın kapsamına girer durumunda olduğundan diğer yüksekokullar gibi özel bir yüksekokul mahiyetinde bulunan Teoloji bölümünün 9 Temmuz 1971 tarihinden itibaren hiçbir hukuki varlığı kalmamıştır." denilerek hukuki durum Heybeliada Ruhban Okulu Müdürlüğüne bildirilmiştir.
Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
Papa Eftim'in Vefatı
Bütün bir ömrü Fener Rum Patrikhanesi'nin entrikalarına karşı mücadele etmekle geçen Papa Eftim, geçirdiği beyin kanaması sonucunda 14 Mart 1968'de vefat eder. Papa Eftim içib 17 Mart 1968'de Karaköy Merkez Manayio Kilisesi'nde Vali Vefa Poyraz ve milletvekillerinin de katılımıyla Türkçe dualar eşliğinde dini tören yapılır. Papa Eftim'in cenazesi daha sonra Şişli Rum Mezarlığı'na defnedilir.
Papa Eftim Fener Rum Patrikhanesinin İç Yüzünü Anlatıyor
1964 yılının Mayıs ayında "Akşam" gazetesine oldukça geniş bir mülakat veren Papa Eftim, Fener Patrikhanesi'nin çevirdiği entrikaları ve Türklük aleyhine faaliyetlerini kamuoyuna anlatmıştır. Fener Rum Patrikhanesi'nin halen Doğu Roma İmparatorluğu'nu kurma hayalinde olduğunu belirten Papa Eftim sözlerine şöyle
Reklam
400 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Tuncer Günay
Tuncer Günay
Tuncer Günay'ın kaleme aldığı "Aziz Paul'dan Günümüze Misyonerlik ve Fener Rum Patrikhanesi" kitabı Tarsuslu bir Yahudi olan Aziz Paul'un Hristiyanlığı kurması ve onun ilke, direktif ve önderliği ile günümüzde halen devam etmekte olan misyonerlik hareketlerinin Türk topraklarında nasıl şekillendiğini ve bu faaliyetlerin ülke yönetimi, Müslüman toplumlar ve Hristiyan cemaatler üzerindeki etkilerini derinlemesine ele almaktadır. Kitap, dönemin siyasi ve sosyal bağlamlarını derinlemesine analiz ederek, okuyucuya Osmanlı İmparatorluğu'nun Hristiyan azınlıklara ve dini azınlıklara karşı tutumunu anlama fırsatı sunuyor. Günay, bu zengin tarihi doku içinde, misyonerlik faaliyetlerinin ve Fener Rum Patrikhanesi'nin Türk toplumundaki yerini ve etkisini ön plana çıkarıyor. Günay'ın bilgilendirici nitelikte ve akıcı üslubu, kitabı ilgi çekici ve değerli kılıyor.
Misyonerlik ve Fener Rum Patrikhanesi
Misyonerlik ve Fener Rum Patrikhanesi
Misyonerlik ve Fener Rum Patrikhanesi
Misyonerlik ve Fener Rum PatrikhanesiTuncer Günay · Andaç Yayınları · 20143 okunma
Alparslan Türkeşin Papa Eftime İlgisi
Alparslan Türkeş'in İstanbul'a her geldiğinde mutlaka Papa Eftim'i ziyaret ettiğini söyleyen Sevgi Erenerol "Bizim Patrikhane'nin bir sorunu olduğunda ilk irtibata geçebileceğimiz kişi Türkeş Bey'di. Rahmetli babam onunla görüşürdü ve sorunlarımızı iletirdi. O da bizi gerekli yerlere yönlendirir ve sorunlarımızın çözümü noktasında çok gayret ederdi." diyerek kendilerine en yakın ismin Alparslan Türkeş olduğunu beyan etmektedir. Yine Sevgi Erenerol vasıtası ile edindiğimiz şu bilgiler de Alparslan Türkeş'in Fener ve Türk Ortodoks Patrikhanesi meselelerine bakış açısını öğrenmemiz adına önemlidir: "Türkeş Bey 1960 ihtilalinde 14'ler meselesi olmadanbönce gelip yine dedemi ziyaret etmişti. Fener Rum Patrikhanesi meselesini kökten çözümlemenin bir yolunu bulmaya çalışıyordu. Kendisi de genç bir albaydı o zamanlar. Ziyareti esnasında dedeme 'Baba, ben bu işi ne yapıp edip kökünden halledeceğim ve Fener Rum Patrikhanesi'ni buradan atacağım.' demişti. Dedem hep şunu söylerdu: 'Öyle bir şeye ihtiyaç yok, Patrikhane'yi Lozan'da çizilen sınırlar içinde tutalım devlet olarak. Geri kalanını ben zaten idare edebilirim. Önemli olan devletin o sınırları aşmasına izin vermemesidir.' Ama tabi çok geçmeden Türkeş Bey 14'ler meselesi ile yurttan uzaklaştırıldı."
1960 Yılında Papa Eftimin Kısmi Felç Geçirmesi
Papa Eftim'in milli mücadele yıllarından bu yana Fener Rum Patrikhanesi'nin entrikalarıyla uğraşmaktan yorgun düşen bedeni 1960 yılında kısmi felç geçirir. Papa Eftim, ömrünü feda ettiği ve "Davam... Davam..." dediği Türk Ortodoksluğunun korunması ve Fener Papazları ile olan mücadelenin devam etmesi adına görevi oğlu Turgut Erenerol'a devreder.
Papa Eftimin Fener Rum Patrikhanesi ve Athenagoras Hakkında Sözleri
Türkiye'deki azınlıkların mutlaka Türkçe konuşması gerektiğini ifade eden Papa Eftim, Fener Rum Patrikhanesi ve Athenagoras hakkında "Burası Türkiye'nin içinde bir fesat kaynağıdır. Bunlarla 1922 yılından beri mücadele ediyorum. Üç defa yıktım. Üçüncüde de tekrar kuruldular. Athenagoras başta olmak üzere bütün papazlar yurtdışına çıkarılmalı ve Rumların başına samimi din adamları getirilmelidir."
Reklam
Papa Eftim ve Fener Patriği Arasında Yaşanan İkinci Cenaze Defnetme Krizi
1931 yılında Papa Eftim'in cemaatinden Trantos'un cenazesi Fener Rum Patrikhanesi tarafından Rum mezarlığına kabul edilmemiş ve taraflar arasında cenaze defnetme krizi yaşanmıştı. 1956 yılında benzer bir olay yaşanır. Papa Eftim'in yeğeni Evenpia Erenerol'un ölümü üzerine yakınları cenazeyi Şişli'deki Rum mezarlığına defnetmek için girişimde bulunurlar. Ancak Fener Rum Patrikhanesi vaktiyle aforoz edilmiş olan Papa Eftim'in akrabası olması nedeniyle Evenpia Erenerol'un cenazesinin gömülmesine izin vermez. Cenaze yakınları Patrikhane'nin ret cevabına rağmen naaşı mezarlığa götürürler, ancak cenaze kapıdan çevrilir. Papa Eftim durumu yıldırım telgraf ile Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a bildirir. Patrikhane, Papa Eftim'in aforoz edildiği konusunda ısrarcı olsa da cenaze yakınları naaşı Şişli'deki mezarlığa zorla defnederler. Fener Rum Patrikhanesi konu ile şu açıklamayı yaparak defin işleminin Patrikhane kanunlarına aykırı olduğunu beyan eder: "Patrikhane kanunlarına göre bu ölünün Şişli'deki mezarlığa gömülmemesi icab ediyordu. Fakat Türk Ortodoks Kilisesi mensupları aforoz edilmiş ölülerini zorla gömdüler, bunun için tedbir alınacaktır."
Papa Eftimin Kıbrıs Meselesi ve Fener Patrikhanesi Hakkındaki Görüşleri
Ömrünün son yıllarını Kıbrıs'ın Türklügü uğrunda mücadeleyle geçirecek olan Papa Eftim, Fener Rum Patrikhanesi'nin Yunan hükümeti ile münasebette bulunduğunu Başbakan Adnan Menderes'e bildirmiştir. 29 Temmuz 1955'te Milli Türk Talebe Birliği'ni ziyaret eden Papa Eftim, (Kıbrıs Başpiskoposu) Makarios'u aforuz ettiğini açıklayarak Kıbrıs meselesini ve Patrikhabe hakkındaki görüşlerini şöyle dile getirmiştir: "Ortodoks mezhebinin emir hususlarından bir tanesi de ruhanilerin siyasetle uğraşmamalarıdır. Ruhanilerden herhangi birisi siyasi fikir beyan ederse aforoz edilmesi lazım gelir. Fener Patrikhanesi İstiklal Savaşı'nda siyasi faaliyetlerde bulunduğundan dolayı Türk Ortodoks Kilisesi kuruldu ve bu kilise Büyük Millet Meclisi'ne bağlılığını belirtti. Resmen rahmetli Atatürk tarafından Türk Ortodoks ruhanilerinin reisi olarak kabul edildim. Fener Patrikhanesi ıslah olmaz, onlardan hiçbirşey beklemeyiniz. Ben fesat ocağını maatteessüf (ne yazıkki) serbest bıraktım. Ne kadar müstakil olursa olsun Makarios hareketlerinde merkez kiliseye hesap vermek mecburiyetindedir. Ben kendi adıma onları aforoz ettim ve bunu telgrafla bildirdi. "
Hristos Kilisesinin Papa Eftimden Alınıp Fener Patrikhanesine Verilmesi
Fener Rum Patrikhanesi yetkilileru 20 Eylül 1946 tarihinde Başbakanlığa verdikleri dilekçede İstanbul Galata'da bulunan Paniaya Kafatiani ve Hristos Kiliselerinin eskiden beri Rum cemaatine ait iken bir süre önce Papa Eftim tarafından hiçbir hakkı olmadığı halde bu kiliselerin kıymetli eşyalarının ve gelir getiren mallarının zapt edildiğini ve Papa Eftim'in halen bu gelirlerden yararlanmakta olduğunu, hatta Papa Eftim'in kiliseye devam edecek cemaati olmadığı için bu kiliselerden birini depo olarak kullandığını belirterek bu iki kilisenin adı geçenin elinden alınıp Fener Rum Patrikhanesi'ne iade edilmesini isterler. Daha önce bu konu ile İstanbul Vakıflar İdaresine ve Vakıflar Genel Müdürlüğüne başvurmuş olmalarına rağmen kendilerine lehte veya aleyhte bir geri dönüş yapılmadığını da eklerler. Patrikhane'nin bu isteği İçişleri Bakanlığı tarafındab uygun bulunarak Papa Eftim'e Hristos Kilisesi'nin Fener Rum Patrikhanesi'ne teslim edilmesi emredilir. Papa Eftim ise İçişleri Bakanı Şükrü Sökmensüer'e gönderdiği dilekçede 23 yıldan beri Fener papazları ve Rumlukla alakasını kesen Hristos Kilisesi'nin Fener papazlarına teslim edilmesinin emredildiğini ve milli emellere hizmet eden bu kilisenin Türk adını benimsemeyi zul ve leke kabul eden kişilere teslim edilmesine vicdanının razı olmadığını belirterek Türk vatan ve milletinin hayrına olmayan bu yanlış ve bütünüyle kanunsuz kararın değiştirilmesini ister. Ancak Papa Eftim'in bu isteği dikkate alınmayarak 18 Haziran 1947 tarihinden itibaren Hristos Kilisesinin Fener Rum Patrikhanesi'ne verilir.
Papa Eftim'in Fener Rum Patrikhanesine Katılacağı Yalanı
İstanbul'da Rumca yayınlanan gazetelerden Metaritmisis gazetesi, Papa Eftim'in birkaç yıldan beri işgal ettiği Galata'daki Kalaftyani ve Hristos Kiliselerini Rum cemaate geri vereceğini ve Fener Rum Patrikhanesi'ni Ortodoksluğun başı olarak kabul ettiğini yazar. Papa Eftim ise, Cumhuriyet gazetesinin "Papa Eftim Efendi Kiliselerin Devri Haberini Tekzip Ediyor" başlıklı haberinde yayınlanan şu sözleri ile Patrikhane ile birleşmek gibi bir niyeti olmadığını kesin bir şekilde dile getirmiştir: "Benim maksadım birleşmek değildir. Eğer Rumluğu terk ederler, çocuklarını Türk mekteplerine gönderirler, lisanlarını Türkçe kabul ederler, ibadetlerini Türkçe yaparlarsa o zaman birleşmeyi kabul ederim!"
Türk Ortodoks Papazlarından Olan Trantosun Cenazesinin Engellenmesi
Fener Rum Patrikhanesi Türk Ortodoks Papazlardan Olan Trantos'un Cenazesinin Rum Mezarlığına Gömülmesini Engelliyor Trantos'un cenazesini muayene eden doktor da ölümü şüpheli bulur. Cenazenin elinin parmaklarının tamamıyla yandığını ve bununda elektrikle yapılmış olabileceğini tespit eder. Cenaze buradan morga nakledilir, perşembe günü
160 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.