Çürümeyi okumaya karar verdiyseniz ve kitabı elinize aldıysanız sizi kimsecikler bundan alıkoyamaz, tavsiyeye de gerek duymazsınız. Çünkü kitabın kapağını açar açmaz sizi içine çeken çekene; çürümeler, kokuşmalar, bunalımlar, haykırışlar; düşünceler, tespitler, eleştiriler...
Kitaptan alıntılarla somutlaştırayım, daha iyi anlaşılır: “Nerede
Stefan Zweig bu eserine Firari adını koyacakken son anda vazgeçip Mecburiyet koymuş. Birinci Cihan harbi sırasında Vatan aşkıyla diğer aşk arasında kalmış kendini sorgulayan üzerinde kendi isteği dışında oluşan bir yük ve bunu sorgulayarak bize anlatması. Yazarın diğer kitaplarında olduğu gibi bir iç hesaplaşma ile karşı karşıyayız. Akıcı hafif tadımlık bir kitap.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202162,3bin okunma
SAYIN OKUR, LÜTFEN KENDİNE GELİR MİSİN?
Bilinçaltım cehennem furyası. Elinde asalarla gezen firari Musalar beynimi ortadan ikiye ayırıyor. Buyrun içeri girin!
WHO AM I?
Ayna ayna söyle bana var mı kendime kendimden başka kendim. Bak lütfen yüzüme. Göz temasından kaçındığın silüet benim. Beni bana göstermekten kaçındığın için bir yumrukla ikiye
DİKKAT! HAZIR OL!!!!!! ATEŞ!!!!!
Ne zaman savaş hakkında bir kitap okumaya başlasam "artık beni şaşırtamaz"diyorum..oysaki ...şaşırtıyor
Önce bu kitabı bana gönderen biricik Kübra sana çok teşekkür ederim hâlâ çakıl çikolataları tadı damağımda tıpkı dostluğun gibi hiç silinmeyecek :)
Kitaptan ziyade yazar ilk kurşunu atıyor kalbime
“Onu düşünürken akıntıya kapılmış gibiyim. Tıpkı dümeni kırılmış gemi gibi sarsılıyor, martı çığlıkları eşliğinde boğulduğumu hissediyorum. Ancak yapabileceğim bir şey de yok. Hayat, artık benim için yarım kalmış bir şiir gibi…”
Bir roman veya film kahramanı boş bir hayalin peşinde koştuğunda ya da Othello’da olduğu gibi asılsız bir haberin peşine takılıp ahmak durumuna düştüğünde eleştirmemiz ne kadar kolaydır değil mi?
Bugün sadece Fahim Bey’den bahsederek sizin rahatınızı kaçırmadan bir şeyler yazılabilirdi. Türk klasikleri arasında sayılan birçok kitapta gördüğümüz
Şairle benzer coğrafyalarda yaşamış, aynı meslekle -Türkçe öğretmenliği- uğraşmışız.
Aynı şeylerle uğraşmaktan keyif almışız. -Deneme ve kitap tanıtımları-
Bunları öğrendiğim günden beri büyük sevgi duyarım kendisine.
Bazı şairler vardır, kendi kendilerine referans olurlar. Daha önce
İlk imzalı kitabımı hediye aldığımda on dört yaşında idim. Edebiyat öğretmeni ve eleştirmen olan amcam, Aziz Nesin tarafından benim adıma imzalanmış ''Sondan Başa'' adlı kitabı bana verdiğinde günlerce elimde gezdirdiğimi bilirim. Okula götürüp tüm arkadaşlarıma , hocalarıma göstermiştim. Adıma imzalı ya , zannedersiniz ki Aziz Nesin bana