Kitap hakkında söyleyebileceğim çok fazla bir şey yok açıkçası. Bir önceki kitabının yorumunda söylemiştim zaten, sevemedim sevemiyorum. Hızlı hızlı okuyup geçiyorum. Kutusu gibi keşke içleri de güzel olsaydı. Bana hitap etmeyen bu seri gerçekten benim için hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Yorum yapabileceğim bir şey yok, seriden okuyacağım son bir kitap kaldı. Hiç beğenmedim bu seriyi.. Artık hayırlısı diyorum..
Labirent SavaşıRick Riordan · Doğan Egmont Yayıncılık · 20214,498 okunma
Hem bir an önce bitmesi için uğraştığım hem de bittiği için burukluk yaşadığım bir kitap oldu.
Okurken tam emin olamamakla birlikte 10 litre gözyaşı akıttığımı düşünüyorum :)
Oradaki mektupların her ne kadar kurgu olduğunu bilsem de uzaklarda bir yerlerde belki de çok yakınlarda o anları yaşayan insanların olduğunu bilmek fazlasıyla üzüyor.
1.kitaptan okuyup merak ettiğim Hülya'nın hikayesini de öğrenmiş oldum.
Fazlasıyla tatmin ediciydi ne kadar yarım kalsa da hikaye
Yazarımızın dediği gibi "yarım kalmak kaderidir, bazı hikayelerin."
Yazarımızın mahremiyete de yer vermesi kitabında çok özel kesinlikle anne baba ve öğretmenlerin özel alan hakkında çocuklarını bilgilendirmeleri gerekli ben de okuduğum bölüm gereği çocuklarla vakit geçireceğim ve bu tarz konular hakkında elimden geldiğince yardımcı olacağım altın kurallarımdan birisi olacak
Aslında yazarımız bu incelemeleri okuyorsa bir Ömer'in bir Necla'nın hikayelerini okumak da güzel olacaktır.
Ve son olarak bu incelemeye denk gelen herkese Necla gibi bir hayat diliyorum bu denli saf bu denli temiz kalpli bu denli hayata toz pembe bakan...
Dery kasabasında yolunda gitmeyen tuhaf olaylar olmakta ve bu olaylar 28 yılda bir tekrarlanmaktadır.
Yağmurun bardaktan boşalırcasına yağdığı bir gün de kekeme Bill evlerinin bodrumundan ve karanlıktan korkan kardeşi George için kağıttan bir gemi yapmış kendisi hasta olduğu için ona eşlik edememiş ve George'yi yalnız bir şekilde sokağa çıkıp gemisini yağmur sularında yüzdürmesine izin vermiştir.
George mutlu bir halde kağıttan gemisinin peşinden koşarken gemisi bir mazgala doğru sürüklenip gözden koybolmuştur.
Masum George mazgala eğilip gemisini ararken içerden sevgi dolu bir ses duyar kim olduğunu anlamak için baktığında ise içerde sevimli bir palyaço ile karşılaşır.
George'yle kısa sürede arkadaşlık kuran palyaço hem onu korkutmuş hem de güvenini kazanmıştır.
Masum George tam elini uzatıp gemisini almak istediğinde ise Dery kasabasının laneti yeni baştan yazılmaya başlamış ve George ile birlikte bir çok çocuk parçalanarak ortadan kaybolmuştur.
Bu kitabı okumaya başladığınızda palyaçolardan da nefret etmeye başlayacaksınız. Çünkü bildiğiniz tüm palyaçolari unutturup sizi gerilimin en üst seviyesi, zirveye doğru sürükleyecek.
Yazar her olayı ilmek ilmek işlemiş her gerilimi hakkını vererek işlemiş. Ve arkadaşlık kavramını bize en iyi şekilde yansıtmış. Ben kitabı bitirir bitirmez iki bölümden oluşan filmini de izledim elbette kitapla film arasında farklılıklar vardı ama ben çok sevdim. Kitapta da filmde de ikinci bölüm benim için daha heyecan vericiydi.
Merak edenler bin küsur lü sayfalar gözünüzü korkutmasın su gibi akıp giden bir anlatıma ve olay örgüsü ne sahip.
OStephen King · Altın Kitaplar Yayınevi · 20186,2bin okunma
Bilimkurgu-Çizgiroman ve Manga Etkinliği kapsamında yapacağım ilk incelemem olacak. Bilimkurgu’nun ilk örneklerinden olan Mary Shelley‘nin Frankenstein’ı ile inceleme yolculuğumuza başlıyoruz. #28996895
Bu kitabı okumadan önce, Netflix üzerinden yayınlanan The Frankenstein Chronicles dizisini izlemenizi tavsiye ediyorum. Dizide Londra’nın o
Merhaba. Ben de alıp okumayı düşünüyorum da bu kitabı. Acaba ithaki den mi alsam yoksa Koridor yayınlarından çıkan versiyonunu mu alsam bilemedim. Yardımcı olur musunuz rica etsem? Koridor'un çevirmeni Barış Cezar
Arkadaşlar herkese merhaba. Kendime göre uzun bir okuma listesi oluşturdum. Daha önce okuyan varsa ya da fikri olan kitaplar ile ilgili buyurun sohbet edelim. Buradaki dostların da kitapları var. Her ay kendime belirli bir miktar bütçe ayırdım almak için. Fikirlerinizi bekliyorum.
1)
Işıl Işık - Bodrum Katı. Onu da okudum önceki kitaplarını da okudum. Ama okumadıysan eğer Bodrum Katı'ndan önce Beyaz Ev'i okumalısın. Seri şeklinde ilerliyor çünkü. Bir de Paranormal Hikayeler diye bi kitabı var, o ayrı. Çatı Katı hariç tüm kitaplarını okudum yazarın. Çatı Katı'nı da şimdi başlıcam okumaya. Tavsiye ederim hepsini de.
Bu bahsettiğiniz kitabı da listeme aldım. Paranormal kitapları çok seviyorum, almadan önce tereddütte idim. Çünkü piyasada devamlı cinli, musallatlı, beş para etmez tarzda korku kitapları yazdığını sananlar var...