Kitabı ilk elime aldığımda farklı bir kurgu bekliyordum ismi itibariyle ama okumaya başladığımda bambaşka bir kurguyla karşılaştım. Ben kitabın her sayfasını yaşadım, en derinimde hissettim. Okudukça gerçekten koyun sürüsünden farkımızın olmadığını düşündüm eskiden halk nasıl eziliyorsa 20.yy da halk aynı şekilde eziliyor ve köleleştiriliyor. Halkın tek düşüncesi var; geçimini sağlamak.. Biz halklar (işçiler) paraya bağımlı kılınmışız, para ve kişiler için köleleşitirilmişiz.
Kitapta geçen bir söz diyor ki; "Biz yeni bir güneş yapmak istiyoruz..." Biz köle olmak değil özgürce yaşamak istiyoruz.
Ananın dimdik duruşunu gördükçe kendi kendime "bu hayata ve düzene yenilmek yok" diyorum. Özgürlük fedaileri sayınızı arttırınız, bir kişi herkes olmalı, herkes bir kişi olmalı...