Şüphesiz ki bu eserde yazar kendi hayatını hikayeleştirmiştir. Çünkü bildiğiniz üzere Dostoyevski 1849 da devlet aleyhine bir komploya karıştığı iddiası ile tutuklanır ve idam cezasına mahkum edilir, fakat sonra cezası hapis ve kürek cezasına çevrilir. Zaten romanı da serbest kaldığı 1859 yılından üç yıl sonra 1862 yılında yazmıştır. Kısaca bu romanda da Dostoyevski’nin diğer bir çok romanında olduğu gibi bahtsız yazarımızın çilekeş hayat hikayesini dinleriz. Fakat şunu da belirtmek isterim ki bu eser yazarın ilk eserlerinden biridir ve yazarımız ne kadar edebiyatın yaşamış en büyük üstatlarından birisi de olsa böyle bir üstada göre çıraklık eserlerinden biri olduğunu belli etmektedir. Yine de Dostoyevski'nin en kötü eseri olduğunu söyleyemem, Dostoyevski’den Ev Sahibesini okuyan arkadaşlarım ne demek istediğimi daha net anlayacaklardır. –Okumayan arkadaşlarıma tavsiyem, okumasınlar.- “Zincirlerim düştü. Eğilip kaldırdım. Elime alıp son bir kez bakmak istiyordum. Daha biraz önce bunların ayaklarımda olduğuna şaşıyordum. Mahpuslar kesik kaba ama nedense memnun seslerle: -Haydi uğurlar olsun! dediler. Tanrıya emanet oldun! Evet Tanrı'ya emanetiz artık! Hürriyet, yeni hayat, yeniden doğuş... Ah ne tatlı bir an bu!” diye bitirir Dostoyevski ve aslında biz de en net bir şekilde şuan özgür insanlar olarak rahat birer nefes alır ve halimize şükrederiz. (Spoiler) Eserde bir soylu olan, Goryançikov’un kendi ağzından hapis hayatını dinleriz. Soylu olan Goryançikov’un soylu olması sebebiyle hapishane arkadaşları arasında nasıl hor görüldüğünü, hapishanede olan ve ruha dokunan acıklı ve birbirinden ilginç hikayeleri okuruz. En ilginçlerinden bir kaçı biri ve en azından bana en çok dokunanı ve ağız dolu hayata ve kadere küfretmeme sebep olanıda namuslu bir kadın olan Akulka’nın gerçek olmadığı herkes tarafından bilinen bir iftira uğruna kocası Şişkov (The Şeref Yoksunu) tarafından öldürülmesinin hikayesidir. Bu hikayede gerçekten bir insanın ne kadar alçalabileceğini ve ezikliğin insana neler yaptırabileceğini düşündüm uzun süre. Kısaca eser dönem Rusya'sın da mahkumların durumunu ve genel olarak bir mahpusun psikolojisini usta bir dille anlatır. Güzel anlatabildiysek ne mutlu

Ölüler Evinden AnılarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201914,7bin okunma

·

8 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Advocatus Diaboli