Ortaçağ Avrupası’nın Paris’inde geçen, klasik 18. yy tekniklerini fazlasıyla yansıtan bu romanın dramatik atmosferinde birbirleriyle yolları çakışan ve hayatları değişen karakterler hayattan pek de istediklerini alamıyorlar.
Geçmişi hakkında pek bir şey bilinmeyen güzel Esmeralda, Notre-Dame Kilisesi’nin çancıbaşısı kambur Quasimodo, Başrahip Frollo ve Yüzbaşı Phoebus aslında birbirlerinin hayatlarını zorlaştıran durumların içlerine atılıyorlar.
Roman yer yer tempo artırsa da durgun ve asıl konunun işlenmediği kısımlara da sahip. Karakterlerin fazla derinlikli olmaması Hugo’nun onları gizemli bırakmak istemesinden kaynaklanmış olsa da gerçekçiliğin azalmasına ortam hazırlarken klasik mutlu sonlu bir roman olmaması itibariyle de alışılmışın dışında, iyi okumalar.