M. Kemal’in Vahdeddin ve Hükümetçe Anadolu’da
Kurtuluş Savaşı’m versin diye gönderildiğini, böyle
bir gizli amaç taşıdığını sanmıyoruz. Padişahın Atatürk’e
söyledikleri ise o anki bir ruhsal durumun, esinlenmenin
ve zor koşulların yarattığı acizliğin sonucuydu. Çünkü bu
sözler konuşulurken Yunanlılar İzmir’e çıkıyorlardı. İstanbul
işgal edilmişti. İşgalci devlet gemileri sarayın karşısında
demirlemiş ve top namlularını sarayın pencerelerine
doğrultmuşlardı. Böylesi bir durumda söylenen bu sözler
o anki psikolojik ortamın çırpınışları ve Vahdeddin’in içinde
bulunduğu çaresizliğin belirtileriydi.