Gönderi

216 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Daha karpuz kesecektik...
Spoiler dolu bir inceleme yazmak istiyorum. Yazarın alışıldık çizgisinin dışında bir kitap. Bilim-kurgu sayılmasa da ona yakın bir tür. Dünyayı nükleer felaketlerden kurtarmak üzere daha önce varlıklarından haberdar olunmayan bir grup, ki kendilerine "empedokles'in dostları" adını veriyorlar, ortaya çıkıp olaya el koyuyorlar. Nükleer silahların ortadan kaldırılması için başta ABD olmak üzere, bütün tehlikeli ülkeleri ve liderleri tatlı dille zorlayarak hizaya getiriyorlar. Teknolojik ve kültürel olarak biz dünyalılardan o kadar ilerideler ki, uzaylı olup olmadıkları düşünülüyor. Bunu düşündürecek pek çok vukuatları var elbet. Bütün iletişim sistemini istedikleri zaman istedikleri süre boyunca devre dışı bırakmaları, geçici felç eden silahları, şifa tüneli adı verilen sağlık mucizeleri falan derken, empedokles'in dostları, zaman içinde hem nefret hem de sevgi öğesi haline geliyorlar. Peki kim bu empedokles? Kendisi sokrates öncesi bir filozof. M.Ö. 400'lü yıllarda yaşamış, ateş, su ve hava elementlerine toprağı da ekleyerek bunların bir bütün olarak, yalnız sevgi ve nefretin etkisiyle değişerek dönüşebileceğini, her şeyin de bu dördünden türediğini söyleyen orijinal bir adam. Şair aynı zamanda. Naif bir abimiz kısacası. Ufak bir Google aramasıyla hakkında daha çok tafsilata ulaşabilirsiniz... işte bu elemanlar, kendilerine rehber olarak empedokles'i seçmiş bir üst insan türü diyebiliriz. Zamanın birinde insanlık tarihinde yaşanan bir kırılma sonucunda, bu "dostlar" inzivaya çekilerek bambaşka bir gelişimin yolunu açıyorlar. Ürettikleri bilim ve teknoloji öylesine üstün ki, ölüme bile çareleri var. Evet evet, yanlış okumadınız, (bu evet evet lafını her duyduğumda kulağım adeta kanar yalnız. Yazınca aynı etkiyi vermiyor neyse ki...) ölüm Fikri zaten empedokles'in de kafayı taktığı bir konuymuş. Kendisi reenkarnasyona inanan bir ponçik olarak, rivayete göre etna yanardağı kraterine atlayarak bilinen hayatına son veriyor. Geriye külleşmiş bir ayakkabı (makosen?Sandalet?) bulunuyor. O zamandan beri Kim bilir hangi bedende, hangi donda yaşam süregeliyor... İnanış bu olunca, 'dostları' da onun açtığı yolda, gösterdiği hedefe, durmadan yürüyeceklerine ant içiyorlar ve bu da romanın konusunu oluşturuyor işte... Kurgu açısından bana çok zayıf geldi. Olay derinliği yok. Tekdüze bir anlatım, yüzeysel bir konu... yan karakterler de öyle derinlikli ve etkileyici değil. Maalouf, yaş kemale erince, ki 70'i devirmiş, ölüm düşüncesi içinde kendince ölümsüzlüğü arıyor gibi geldi. Bir ayak çukurdaysa, gözünüz de toprağa bakar sevgili 1k'cılar... empedokles'in dostları uzun ömürler versin ne diyelim... Öte yandan, yazarın ABD sevgisi de yürek dağlayıcı cinsten. Hele bir başkan tipi uydurmuş ki sanırsın aziz Pavlus, bir leydi godiva, yahut da nasıralı isa jesus maşallah. Öyle bir insanlık sevgisi, öyle bir fedakarlık, öyle bir vatanseverlik... koskoca amin maalouf'sun sen ya, Fransız akademisine kadar seçilmiş, dünyaca ünlü bir adamsın. Ne işin var ABD başkanı ve first leydisini güzellemekle falan? Dünyanın süper gücüymüş de dostlar o yüzden saygıda kusur etmiyorlarmış da, akciğer kanserinden ölecekken bile halkının onurunu düşünürmüş de türlü zırvalar... ABD'yi tanımasak inanacağız neredeyse... sinek öldürür gibi katliam yapan bir devletin başkanını yere göğe sığdıramamış sevgili yazarımız. Ne diyelim, Allah mesut etsin ... her neyse, 'dostlar' işte öyle geldikleri gibi gidiyorlar. Önce kaybolup merak ettiriyorlar, sonra eski sevgili misali arada "nasılsın" yazan mesajlarla sizden bir hareket bekliyorlar. Sorun onlarda değilmiş ama bu sefer, bizdeymiş...Yıldım yeminle... Şaka bir yana, Avrupa merkezciliği oturtmak için uydurulan eski Yunan mitine de koşulsuzca sarıldığı için Doğulu maalouf'u bir kez daha kınıyorum. Eski Yunan aldatmacasının detaylarını anlatan
Kara Atena
Kara Atena
var mesela. Yine orhan gökdemir'in benzer konuları işlediği
Aydınlanma Tarikati
Aydınlanma Tarikati
kitabı var. Bunlar da bir karşı sav olarak incelenebilir. Vaktiniz bolsa, yazarın hatırına okunabilir. Ben kitabı ve yazarın kurgusunu beğenmedim. Ona puanım sıfır. Kendisine kırgınım. Nerede semerkant nerede bu. İkisi de kurgu olmasına rağmen bu çok daha acemice ve aceleye gelmiş bir his yarattı bende. Keyifli okumalar dilerim...
Empedokles'in Dostları
Empedokles'in DostlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20215,2bin okunma
·
134 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.