Gündelik yaşamlarımızı duyusal deneyimlerden soyutlanmış düşünceler ülkesinde sürdüremeyiz. Sorun, hayal dünyamızı nasıl saf tutabiliriz, gerçeğin saldırılarından nasıl koruyabiliriz, olmamalı. Bu ikisinin birlikte yaşayabilecekleri bir yol bulunabilir mi, diye sormalıyız.