Gönderi

Filozofların kafasında devlet, "İdea'nın gerçekleşmesi" ya da Tanrının dünya üzerindeki felsefi dile çevrilmiş saltanatı, sonsuz doğruluk ve adaletin gerçekleştiği ya da gerçekleşeceği alandır. Devlete ve devlete ilişkin her şeye karşı duyulan ve beşikten beri, tüm toplumun bütün işleri ve bütün ortak çıkarlarının şimdiye değin olduğundan yani devlet ve onun gereğince yerleşmiş otoriteleri tarafından çekilip çevrildiklerinden başka türlü çekilip çevrilemeyeceklerini düşünmeye alışıldığı ölçüde kolay yerleşen o boşinana dayalı saygı da işte buradan gelir. Ve soydan geçme krallığa karşı duyulan güvenden kurtulup da demokratik cumhuriyet için güven beslenmeye başlandığı zaman, son derece gözüpek bir adım atılmış olduğu sanılır. Ama gerçeklikte devlet, bir sınıfın bir başkası tarafından ezilmesi için bir makineden başka bir şey değildir ve bu krallıkta ne kadar böyle ise demokratik cumhuriyette de o kadar böyledir.
Sayfa 111Kitabı okudu
·
58 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.