Gönderi

192 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
– Sizin başka işiniz yok mu? diye sordu. – Hayır. Aylakım ben. . Aylak olmak dünyanın en güç işiydi. 1959 yılında yayımlanan Aylak Adam, Yusuf Atılgan‘ın ilk romanıdır. Yapıtta, “Bütün değerlerini yitirmiş, dayanacak bir şey” arayan, tedirgin, mirasyedi bir aydının yaşamı anlatılır. Kurtuluşu gerçek sevgide gören C., bilinçaltının da etkisiyle aradığı kadını bir türlü bulamaz, kurduğu ilişkiler ayrılmayla sonuçlanır. Roman dört bölümde gelişir: Kış, ilkyaz, Yaz, Güz. Yazar, “toplumsal nedenlere inmeden, bu nedenlerin sonucunu, belirtilerini” göstermekle yetinir, “Aylak Adam’ın neden mutluluğa eremeyeceğini sezmeyi okura” bırakır. . İstemediği, benimsemediği durumlara zorla kazanmaktansa yalnızlığına sığınır C.; “olanla yetinerek, aramadan, düşünmeden yaşanılsın diye yaratılmış bir dünyada yalnız” olduğunu bilir çünkü. Seçilmiş bir yalnızlıktır bu. Uyumsuzluğu yalnızlığını besler. Öteki insanlar gibi alışkanlığa dönüşmüş bir yaşamı sürdürmek istemez çünkü. “Çoğunluk çabadan, yenilikten” korkmaktadır. Oysa her gün aynı işi, aynı biçimde yapmak, kendi kendini tekrarlamak değildir onun amacı. Bununla yetinemeyeceğini bilir. En azından “güçlüğü umutsuzca zorlamak bile güzel”dir. Bu durum bir arayışa iter onu, bir başkasının varlığında gerçek sevgiyi aramaya. Çünkü farklı biridir kendisi. Siz’ler, iz’ler, uz’ lardan sıkılan biri. Bütün bunlar “yapmacık, fazlalık gibi gelirler” ona. İkinci konuşmasında “sen” diyemeyeceği biriyle bir daha konuşmayacağını söylerken yalansızlığı savunmaktadır aslında. Bir de kuralsızlığı… Yerleşik değerlerden, başkalarının doğrularından soyutlamıştır kendini. Yapay ilişkilerden de… Kişi, “dışarıda-kilerden”, başkalarının ne söyleyeceği, ne düşüneceği tedirginliğinden kurtulabilmelidir. “Dünyada dayanılabilecek tek şey” sevgidir çünkü. İnsan toplumlarının en iyisi, en sorunsuzu da “sevişen iki kişinin kurduğu toplum” değil midir? Ama aradığı kadını bulup bulup yitirecektir Aylak Adam. Ya da bulduğunu sanacak, her kopuşta “dünyada gereğinden çok kadın vardı ama, yalnız bir teki yoktu” diye düşünecek, yine de umutsuzluğa kapılmayacaktır. İyimserliği şu inancından kaynaklanmaktadır da ondan: O olmasaydı ben olmazdım. Bu şehirde yaşıyor. Bir gün bulacam onu.” Peki, bulur mu?.Gerçekte ne aradığı nitelikte bir kadın, ne de aradığı gibi bir sevgi vardır dünyada. Nitekim romanın sonunda “yıllardır aradığını bulur bulmaz yitirmesine sebep olan bu saçma, alaycı düzene boyun eğmiş gibi” kendini koyverir. Susacak, artık kimseye ondan söz etmeyecektir.
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201960,2bin okunma
·
105 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.