Gönderi

111 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Amerikan Gezici İşçi Hayatına Umutsuz Bir Tepki
#İlham Kaynağı: Kitapların art planlarında farklı bir metnin ya da herhangi bağlamın olması bence onları daha fazla kıymetlendirmekte, metinler arası bir okuma yazar ve eseri hakkında bize daha derin fikirler sunmakta kitabın farklı boyutlarına ışık tutmaktadır. Aynı zamanda olaya farklı bir boyut katmakta ve okurun eseri anlamlandırma sürecine katkı sağlamaktadır. Bu kitaba isim babalığı yapan Robert Burns’ün şiirinin son iki kıtasını okumak bize eser hakkında katkı sunacaktır. En azından yazarın eserini yazma sürecine ait bir metne ortak olmak hissi biz okuyucu açısından kıymetli. Bir Fareye … Ama farecik, yalnız değilsin, Öngörülerinin boşa çıkabileceği konusunda: En iyi planları “farelerin ve insanlar”ın Sıkça ters gider, Ve vaat edilen mutluluktan geriye, Acı ve kederden başka hiçbir şey kalmaz! Yine de şanslısın bana kıyasla! Yalnızca “şu an” dokunabilir sana: Ama ah! Gözlerim geriye bakar, Ümitsiz beklentilere! Ve geleceği, görmesem de, Sezerim ve korkarım! Robert Burns #Özet: George ve Lennie hayatlarını idame ettirmek için, ırgatlık yapan iki zavallı, evsiz, gezgindir. Çok nadir görülen ve çıkarsız bir dostlukları vardır. Bu dostluğun temelini ise kurulan hayaller ve umutlar oluşturur. George ufak tefek, zeki bir adam. Lennie ise koca cüsseli, hayvani ve orantısız bir güce sahip, zekâ geriliği olan bir karakter. George sürekli olarak yeni işler bulur. Ama Lennie bir şekilde başlarını belaya sokup, işten atılmalarına sebep olur. Arada George ondan kurtulmak istediğini söyleyip isyan eder. Ama anında pişman olur, yumuşar. Tıpkı bir anne şefkatiyle üzerine titrer, arkasını kollar, sahiplenir Lennie ' yi. Fareler ve İnsanlar, birbirine tamamen zıt (fiziksel özellikler ve zekâ olarak) iki insanın tuhaf dostluğu üzerine yazılmış bir roman. #Anlatım Biçimi: Anlatım 3.T.Ş. “O” ağzından yapılmıştır. Romanda bulunan üçüncü şahıs tarafsız anlatıcı romanın anlatısına, objektifliğe katkıda bulunur. Bu nedenle okuyucu bu romanda eleştirel mesafesini koruyarak zamanın ruhunu anlayabilmektedir. Romanda okuyucunun algısına değer verilir ve de hiçbir yorumcu birincil anlatı için daha geniş bir arka plan veya bağlam sağlamak için Fareler ve İnsanlar’ın anlatısına karışmaz. #Ortaokul Öğrencileri Bu Kitabı Okumalı Mı? Ben bu kitabı ortaokul öğrencilerinin okumasını uygun bulmuyorum. Her ne kadar anlatımı sade ve anlaşılır, sayfa sayısı az olsa da bu kitap içeriğiyle bence lise seviyesine uygun bir kitap. Derinlemesine bir okumada verdiği mesajlar olsun, yüzeysel bir okumada verdiği mesajlar olsun bizim kültür ve inançlarımıza uygun bir kitap değil. Ahlaki yanlışların normal olarak sunulduğu bu kitap en iyi ihtimalle içerik olarak +16 bir filme denk gelecektir. Gerçi zamanımızda nitelikten çok niceliğe bakıldığı için en dindarından en sekülerine kadar herkes çocuğunun elinde kitap olsun da ne olursa olsun düşüncesi içinde olduğundan bu yazdıklarımın sanırsam pek bir kıymeti de olmayacaktır. Ayrıca bu kitapta olumlu bir mesajın verildiğini veya böyle bir mesaj verme kaygısının olduğunu da düşünmüyorum. Toplumcu gerçekçi romanlar insanları ve yaşayışlarını olduğu gibi gösterdiği için böyle bir derdinin olmaması normal karşılanabilir. #“Eller” Gücün Kaynağı: Lennie’nin eli onunla özdeşleşen okşama eyleminin, kafasındaki tüm düşüncelerin (fareleri, köpek yavruları, tavşanları…), fiziksel gücünün (yaptığı iş ve Curley’nin elindeki kemikleri de yine elleriyle toz etmişti) kaynağı. Lennie’nin yumuşak varlıkları okşayarak duygusal açlığını gidermeye çalışması onu birçok kere zor duruma sokar. Romanda Lennie’nin bu durumu onun bir zaafı olarak gösterilmektedir. Candy’nin ise elden yoksun küt bir bileği var. Bu durum onu fiziksel olarak tam olmanın gerektirdiği işlerden alıkoyuyor. Artık yaşlanması ve peşindeki yaşlı köpeğiyle yolun sonunda bir insan olduğu izlenimi ediniyoruz. En kıytırık işleri yaparak hayatını sürdürüyor. Fiziksel gücün ya da aklın önemli olduğu bir zamanda ikisinden de yoksun. Curley, karısını memnun etmek için, yaptığı işlerden dolayı eli sertleşmesin diye bir elini eldivenli ve vazelinle kaplı tutuyor. Bu durum fiziksel eksiklikleri, boyunun kısa olmasıyla ilgili olabilir. Kavgacı bir tip olması eksik hissettiği şeylerin ortaya çıkması olarak yorumlanabilir, belki de böyle insanlar kendilerini bu şekilde tamamladıklarını düşünüyorlar, zamanının toplumunda (anlayışında/kabulünde) bu eksikliği tamamlamanın yolu ise şiddet. Lennie’yle kavgalarında elinin işe yaramaz hale gelmesi onun için bir utanç kaynağı oluyor. Aslında böyle bir toplumda “el” e verilen kıymetin göstergesi bu. Elin varsa ve sağlamsa tamsın, çok akıllı olmana gerek yok. Bununla birlikte fiziksel olarak tam olmakta önemli. Crooks’un kambur olmasının ırkıyla ilişkilendirilmesi ya da yaşlı köpeğe tahammül edememe, üç yavrunun doğar doğmaz boğulması gibi göstergeler sağlam olan yaşamalı eksik olan toplumdan silinmeli söyleminin göstergeleri sayılabilir. Yine güçlü olanın hâkim olması art planda sunuluyor bize. Balıkçılın su yılanını avlaması, farelerin ve zayıfların ezilmesi ise bir döngünün işareti. Güçlü olan kazanır, zayıf olan ise kaybeder. Okuyucuda Lennie karakterine karşı bir acıma, merhamet duygusu oluşabilir. O aslında toplumunun kurbanıdır. Benzer durumlar bizim toplumumuzda da gözlenmektedir. Engelli bireylere karşı takınılan tavırlar bunun göstergesi. Belki bu noktadan yola çıkarak olan ve olması gereken üzerine düşünme sağlanabilir. Bir sorgulama başlatabilir. Çünkü insanların beraber yaşadığı toplum hayatında gücü elinde bulundurup bunu kötüye kullananlar ve kurbanları olacaktır. #Güç ve Zekâ: Bu iki özelliğe tam olarak sahip olan aynı zamanda ideal olan olarak gösterilen kişi, Slim karakteridir. Zeki ve aynı zamanda Curley’in güç olarak bulaşmak istemeyeceği biri. Olaylara hâkim; yönlendirici, gerektiğinde emredici. George’la konuşmalarında ya da diğerlerinin Slim’le konuşmalarında, onun üstün taraf olduğunu anlıyoruz. Aynı zamanda Slim’in olmadığı ortamlarda onun hakkında yapılan konuşmalarda da ona yüklenen davranış ve düşünceler, o çevrede ulaşılmak istenen şeyler. Slim bunların hepsine layık. Aynı zamanda elinden birçok iş geliyor, yaşadığı çevrede aranan insan. #Kitapta Mağaraya Kaçış Düşüncesi: Belki biraz zorlama bir düşünce ama Platon’un mağarasına benzetebiliriz bu kaçılacak mağarayı. Önce mağaraya sığınma ihtiyacı nereden kaynaklanıyor buna bakarsak. Yalnız kalmaktan, toplumdan dışlanmaktan, hayallerin kaybolmasından. Her ne kadar Lennie akılsız olsa da hayal kurabiliyor. Az önce saydıklarımın kaybolması onu içinde bulunduğu gerçeklikten tamamen alıkoyacak. Bu durumda yapacağı en mantıklı şey bir mağaraya sığınmak. Bunu idealardan kaçış şeklinde de düşünebiliriz. Mağaradan bir şekilde kurtulan ve dışarı çıkınca gözleri kamaşan gerçeklik algısı bir anda değişen adam gibi. Böyle bir anda Lennie de yapayalnız kalacak ortada. Onun için en mantıklı çözüm mağaraya kaçış olarak gözüküyor. Çünkü tek başına akıldan yoksun fiziksel gücü onu (gerçekler dünyasında) hayatta tutmaya yetmeyecek. #İnsanın İnsanla İlişkisi: Crooks ve Curley’nin karısının Lennie’ye açılması, düşüncelerini açmaları. Burada yazar insanlara dair gözlemini ortaya koyuyor. İnsan, insan karşısında hangi durumlarda, hangi ortamlarda, nasıl ve niçin, ne şekilde davranır bunu ortaya koyması açısından önemli. Karşısındaki insanı koydu yere göre birey fikirlerini açıyor ya da kendini kapalı tutuyor. Açmanın ve kapamanın da farklı farklı seviyeleri var tabi. Burada Crooks ve Curley kendilerini; belki herkesten sakladıkları düşüncelerini ve sıkıntılarını Lennie’ye açması onu zekâsı kıt biri olarak görmesinden kaynaklanıyor. Bizlerde öyleyiz. Bunu başka konuşmalarda da görüyoruz. Akıllı George karşısındaki insanı tarttıktan sonra düşüncelerini karşısındakine açıyor ya da saklıyor. Bunu en iyi Slim’le olan diyaloglarında görebiliriz. Söyleyeceklerini hep tartarak, Slim’in verdiği güvene dayalı olarak söylüyor. #Amerikan Gezici İşçi Hayatı: Kitap boyunca adım adım gezici Amerikan işçisinin portresi çizilir. Bu çizim işçilerin dışına çıkamayacağı bir kapanın resmidir. (Bu bir fare kapanının eskiz çalışmasıdır.) Bütün çıkışları iyice sıvanmış, açık bırakılmayan, peynire (hedefe) yöneltilen fareler (işçiler). Bu hayatta hayal kurmak yasaklanır, gerçek dostluklar ya da çıkarsız denebilecek dostluklar garipsenir ve reddedilir. Bir çarkın kullarında çiftlik çiftlik dolaşır fareler. Peyniri bulunca yer. #Amerikan Gezici İşçi Hayatına Umutsuz Bir Tepki: Amerikan gezici işçi hayatına tepki olduğunu düşündüğüm durum. Yazar kitabın temel düşüncesini bunun üzerine kurmuş. Umutsuz bir tepki belki ama olması gerekenin dışına çıkan karakterler vasıtasıyla bunu okuyucuya sunmuş. “George ve Lennie’nin diğer gezici işçilerden farklı olarak beraber dolaşması.” Bunun sıradan olmadığını romandaki karakterlerin bu durumu sorgulamalarından anlıyoruz. Bu durumun ardında farklı bir gerçeklik, çıkar ilişkisi arıyorlar. Kısaca o zaman ve çevre için alışılmışın dışında bir durum. “Yine kurulan hayaller.” Bu hayaller karakterlerimizin motivasyon kaynağı olmuş durumda. Birliktelikleri de bu hayale bağlı. Buna tepki yine farklı karakterlerden geliyor. Crooks bu hayali sıradanlaştırıyor. Her işçinin olmaz bir hayali olarak genel bir kalıba sokuyor. Sonra bu hayale bir anlık kapılıyor ama hemen geri dönüyor. Sonrasında Curley’nin karısı da bu hayalle dalga geçiyor. Hayallerin tekrar tekrar ifade edilmesi. George’un başkalarından saklamak istemesine rağmen bunu başaramadığı gibi bu hayale ortak olmak isteyen insanlar ortaya çıkar. Kurulan hayallerin dile dökülmesi kulağa hoş gelen bir müzik gibi tekrar tekrar dinlenmek isteniyor, anlatanda ve dinleyende gördüğüm kadarıyla bir huzur hissi bırakıyor. Gerçi hayallerin genel özelliği bu sanırım. İnsanı daha gerçekleşmeden mesut etmesi. Ama burada fazladan bir şey var belki hayale ortak olma, birliktelik dostluk hali sanırım bu fazlalık. Bu iki durum normalin dışında yani bir gezici işçiye biçilen yaşamın, onu bekleyen kaderin dışına açılan kapılar. Yazar bu kapıları açarak bu duruma tepkisini koymuş. Ama kendisi de biliyor değişen bir şeyin olmayacağını bu yüzden umutsuz bir tepki demek doğru olur. Ama burada önemli olan yazarın tepkisini ortaya kendi dilince koyması. Bu durum aklıma Sofokles’in yazdığı Kral Oidipus oyununu getirdi. Sofokles bu oyunda döneminin yazarları gibi kaderin karşısında durulamayacağı anlayışından farklı bir şekilde eserini kurguluyor. Kaderin karşısında etkisiz bir insan yerine mücadele eden bir karakter ortaya koyuyor. Kral Oidipus kaderini değiştirememesine rağmen en azından mücadele ediyor. Bu oyundaki durumun benzeriyle karşılaşıyoruz “Fareler ve İnsanlar” da. Her şeye rağmen bir mücadele var. Kendilerine biçilen rolün dışına çıkmaya uğraşı var. #Kitap Hakkındaki Düşüncelerim: Öncelikle bu tarz kitaplar çok fazla ilgimi çekmiyor. İnsan hayatının içinden çıkılmaz türlü sorunlarıyla uğraşmak, zor ve yorucu bir iş. Kitabı çok etkileyici bulmadım. Benim aradığım bir derinliğe sahip değil. Romanın sanatsal yönünden çok belli bir ideolojinin fikirlerini savunuyor olması bence romanın değerini düşürmüş. Bir ön yargı ama çok okunan kitaplardan nedense hep uzak durmak geliyor içimden. Çok fazla bilinmeyen, kendine has eserleri okumak bana daha çekici geliyor. Her şeye rağmen kitapta beni en çok etkileyen şey normal olanın dışı olarak gördüğüm (çünkü roman böyle hissettiriyor) dostluk ve bu dostluğun temelini oluşturduğunu düşündüğüm hayaller. Kitapta eksik olarak gördüğüm bir diğer nokta ise belirli bir mekan ve zamanın belirtilmemesi. (Bu anlatıların yerli yerine oturmasını güçleştiriyor gibi geldi bana. Gerçi sade ve anlaşılır bir anlatımla bu açık kapatılmış denebilir.) Yazar bu konularda ketum davranmış, herhangi bir tarih ve mekan belirtilmese de, hem yazılış tarihinden hem de anlatılardan yola çıkarak romanın “Büyük Buhran” (Büyük Buhran Amerikan tarihindeki en önemli olaylardan biridir. Ayrıca 1929'dan 1939'a kadar süren Büyük Buhran, yaygın olarak sanayileşmiş dünya tarihindeki en kötü ekonomik gerileme olarak görülür.) anlatısı olduğunu anlamak mümkündür. Kaynaklar: *El, E. (2022). John Steinbeck’in Fareler ve İnsanlar romanı ile Kemal Tahir’in Köyün Kamburu isimli romanlarının engellilik teması üzerinden incelenmesi. RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, (30), 1138-1154. *@Elifkimya
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023173,2bin okunma
·
151 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.