Buket Uzuner ile tanıştık biz aslında daha önce ama yıllar sonra daha kendinden emin, daha kaliteli okuyucu olarak hatırladım da okumaya başladım. Daha da iyi oldu. Onun kitapta vurguladığı kadınsal bakış açısını ve erkekleri kendi dünyasindan tanıtan öyküleri daha iyi anlamış oldum bu zamanda okuyunca.
Kitapta 9 öykü var.
*Mor ve ötesi
*Bir yaz dönümü gecesi için sůit
*Gerçekliğe ve ülkesine yenik düşmeyen düşler
*Cağaolunda metamorfoz
*Anaïs'in saklı mektupları
*Hayatımdaki bütün erkekler
*Kadın adamın kadın kızı olur.
*Güneş yiyen çingene
*İçine kadın giren erkek
Benim favorim mor ve ötesi oldu. Bir babaanne'yi anlatıyor Alman nazisi zamanında. Bir bölümünde babaanne bir gün kahvede otururken Hitler'i savundu diye üç erkek arkadaşını döven ve evine polis gelen bir kadını anlatıyor. Öykülerin temelinde özgürlük, erkek düşüncesi, gerçeklik ile hayaller, hatta salt gerçekleri vurguluyor. Çoğu ters köşe yaptı aslında. Bir de sevdiğim tarafı yazarın kaleminin sade yani anlaşılır olması. Yormadı beni okurken. Gitmeden yazar mor renginin dişi renk olduğunu söylüyor.
"Morötesi çuvallar içine gizlenmek isterdim (...) İçeriye gök sızmazdı (...) Dantellere sarardık maviye bulardık onları ve korurduk özenle."
İyi okumalar herkese