Gönderi

184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İşte! Hayatın ta kendisi.
Şu ana kadar okuduğum romanlarda beni en çok etkileyen ilk üçün arasında ikinci sırada diyebilirim, belki birinciyi bile yerinden edebilir zamanla kim bilir. Yazarla ilk tanışmam Semerkant kitabı ile olmuştu ilgimi çekmiş ve beğenmiştim eseri. Artık benim için okunmaya değer eserler veren yazar listeme girmişti, Amin Maalouf. Sıradaki kitabın Doğu'nun Limanları olması ise tamamen tevafuktu. İçeriğine dair bişey bilmediğimi hatırlıyorum, arka kapağı okusam da hiçbir şey canlandıramamıştım aklımda. Dün kitabı elime alıp okumaya başladığımda çok tuhaf hisler içerisine girdim. Biraz sonra bu hislerimi açıklamaya çalışacağım ama önce başka şeylere değinmek istiyorum. • Şimdiye kadar gördüğüm en iyi giriş kısmı bu kitaptaydı kesinlikle. Bu kadar yumuşak, ürkek, raslantısal, yaşam evreleri arasında bağlar kuran, zorlantı olmayan gerçekten harika bir girişti. Bu giriş kısmı (7-14 syf.) bana kendini bir kez daha okuttu, ikinci kısma geçmeden. Biliyorum birçok kez daha okutacak. Aslında tek bu kısım değil bir kaç kısmı daha öyle. O duyguları hatırlamak ve yaşamak istedikçe tekrar tekrar açıp okuyacağım bir kaç bölüm daha var. Belki bunlara da değinirim. • Kitabın dili akıcı ve olay örgüsü çok sürükleyici. Yazarın kitabı anlatmak için seçtiği sohbet havası, yani kişinin hikayesini karşında onu dinleyen birine göre anlatıyor olması, o kişiyi (dinleyeni) aslında bizzat siz yapmış oluyor. Hikayeyi birinci ağızdan böyle dinleyip de etkisine kapılmamak zaten mümkün değil, diye düşünüyorum. Okuduğum bu kitap hakkında henüz bir araştırma yapmadım ama inanın yapmak da istemiyorum gerçek mi kurgu eğer her ikisi de var ise oranları ne?..( Tabi bence olayın gerçek olması muhtemel) • Kitapla öyle bütünleştim ki yeri geldi tatlı muzip gülümsemeler aldı beni , baktım sevinçten ayak çırpmalara bile başlamışım hani yani yatağın içinde olsam yorganı kafamın üstüne çekip şımarık gülüşler de eklenecekti halime. O kısımlar hiç bitmesin istedim.Tabi bu mümkün mü, değil. Bende bıraktım kitabı bir köşeye bu anların tadını çıkarmaya baktım,maalesef doyasıya olamasada. Çok merak etmiş olmalısınız beni bu hallere girdiren şeyin ne olduğunun, bende söyleyeyim o vakit İsyan ve Clara' nın hallerinin sebeb olduğunu. Üzücü ki hikaye ilerde hoş olmayan yönde ilerliyor. Doğru ya öncesinin de çok hoş olduğu söylenemez. • Bu kitap benim kalbimin derinlerinde bir yerlerde. Ben çok sevdim be, bu kitabı! Bu kadar dokunaklı, hüzünlü bir yandan bırakılmayan umutlar, aşklar için dostluklar için topraklar için direnişler, belki hayatın gerçeklerine karşı çok iyimser idealler, bir yandan acı bir yaşam , bir yanda fizlizlenen hayat ... Aman Allah'ım bu kitapta daha sıralayamayacağım o kadar çok hallere ve duygulara yer verilmiş ki! Hiçbiri sırıtmıyor, yapaylık yok. Ben kanaatimin bir kez daha doğru olduğunu düşünüyorum. Bu kadar gerçekçiliğin olması o kadar da kurgudan uzak demektir benim için. • Kitapta öyle yerler var ki, insanın hayatından bu denli vazgeçmesi mümkün mü dedirtecek şeyler, bazılarımıza uçuk gelecek olan şeyler var. Belki eski ben de aynı tepkiyi verirdi. Fakat artık biliyorum ki bu dünya hayatında insanının başanına ne gelirse mümkün. " Her şey insanoğlu için." derdi babam " iyi de kötü de her şey insanoğlu için ..." Bende iliklerime kadar öğrenmiştim artık, bu yüzden ya artık olduğu gibi kabul edişlerim hikayeleri. • Bu eser yaşamın tam da kendisi. Acı ve tatlının tam bir birleşimi. *Son olarak şunu da dile getirmek istiyorum ki: Evet ,savaş bu dünya hayatının maalesef ki bir gerçeği ama bazı insanlarının hayatlarının bir gerçeği hatta yaşamlarının tüm dönemlerini kaplayan korkutucu bir gerçek. Umarım ki daha barışçıl sevgi dolu ve yaşanılası bir dünyamız olur. Çabam ve duam bu yönde.
Doğu'nun Limanları
Doğu'nun LimanlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202132,6bin okunma
·
204 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.