Sizlere beni sonuyla şoka uğratan bir kitapla geldim. Hiç beklenmedik şekilde ilerleyen kitap sonuyla hafızalardan silinmeyecek. Her yerde karşımıza çıkan bir sorun olan çocukluk travmasını yazarımız harika kalemi ile bizlere adeta yaşattı. Bu travmaları çok duyduk belki de yaşadık ama geleceğimizde bizi nasıl etkiler bilemedik. Daha doğrusu inceden düşünemedik. Belki birçok yolu vardı bu travmalardan kurtulmanın ama yaşadığımız dönemde ya susturulduk ya da korkutulduk.
Deniz işinde gücünde bir motokuryedir. Geçmişinden kaçarken hayat onu buralara kadar sürmüştür. Mantıcının yanında çalışırken sipariş götürdüğü her evde yaşananlar Deniz'in dikkatini çekmiştir. Bir gün Melis'ten hoşlanır ve onu kazanmak için her şeyi yapar ve kazanır da. Ama hesaba katmadığı şeyler vardır. Geçmişinin muhasebesini yapamadan, geçmişi ile yüzleşmeden hayatına yarım insan olarak devam eder. Yani üç maymunu oynar. Kendini duymaz, anlamaz ve bilmez. Deniz'in halleri Melis'i bıktırır ve yollarını ayırır. Bu Deniz için bir kırılma noktasıdır. Tam Melis meselesine yoğunlaşırken geçmişin karanlik noktasından bir kişi gelir ve Deniz'in hayatına yıldırım gibi düşer. İşte Deniz'in kaçmaya çalıştığı geçmişi artık gözünün önündedir. Hep susturduğu iç sesi ve kendisiyle barışma vakti gelmiştir. Bu hesaplaşma, çok can yaktı, çok ağlattı ama sonunda her şey rayına oturdu