Yarı mizahi yarı trajik bir ahlak bozukluğu hikayesi. Toplumun özellikle ahlak bekçilerinin kendilerindeki ahlaki eksikliği görmemesinin aslında yozlaşmanın ne kadar derin olduğunu gösterir. Eser de bu minvalde ilerlemiş ve son bulmuş. Kitap biraz da batı toplumunun çökmüş ahlaki yapısını örnek alan sözde aydınların veya elit kesimlerin eleştirisini daha çok odak noktasına almış. Toplumun gelenek ve göreneklerinin dışına çıkmadan gizli bir yozlaşmanın aileler içinde filizlenişinde aslında bir yandan cahil kesimi bir yandan da alim kesimi birbirinin karşısına çıkarıyor yazar. Eserin son sayfalarında ders niteliğinde bir bitiş olsa da akışın içindeki olaylar bunu gölgede bırakıyor sanırım. Ama yine de yazarın o dönemde verdiği bu çarpıcı mesaj bugün bile geçerliliğini koruyan bir mahiyette bana göre. Çapkın ahlaksız bir adam, bilgili ve alim bir adam, zevkine köle olmuş bir kadın ve kocasından intikam almak isteyen ahlaksızlığın bir başka boyutunda yer alan bir kadın. Bütün hikaye bu temel üzerine gidip geliyor. Sonuç mu. Sonuç anlatılan olayların bana göre verilen mesajı boğması....

Gönül Bir Yel Değirmenidir Sevda ÖğütürHüseyin Rahmi Gürpınar · Kapra Yayıncılık · 20203,337 okunma

·

48 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nedim Kardaş