Ömer Seyfettin'in hikayesinde geçen bir ifade: "Aklımda, hatıramda vaktiyle derin bir iz, bir yâd-ı teneffür bırakan bir vaka bana plan hizmetini ifa etti. Bu Candaules’ün hikâyesiydi. Kütüphanemden Heredot’un tarihini aldım. Bu vakayı belki yüz defa daha okudum. Candaules’ün ahlâksızlığı ve hodbinîsi de tıpkı sizinki gibiydi. Hatta dekorlar bile müşabih idi. Sanki bu müstehcen piyesi binlerce sene sonra siz tekrar oynamak istediniz. Mahvedilen bendim. İlk sahnesini, ilk perdesini oynadığınız bu piyesin ikinci perdesini itmam etmek hakkı bana isabet ediyordu."