"Sen Mukaddes gayelerle, ilahi vazifelerle, büyük ulvi emanetlerle dünyaya gönderilmiş, ebedi bir varlık ve Halife-i ruy-u zemin olan müslümansın.
Senin kudsi vazifen asla değişmeyecek bir hüviyete haizdir. Çünkü varlığın, kainatın sonsuz hakikatları ile bağlıdır...
Tarihler değişebilir. Medeniyetler yıkılıp, medeniyetler kurulabilir. Harabeler mamureye, mamureler harabeye dönebilir. Saltanatlar, tahtlar yıkılıp milletler, devletler, tarih sahnesinden silinebilirler... Fakat Halif-i ruy- i zemin olarak sen, ebedi şahsiyetini o kudsi ve asıl varlığını asla değiştirmeyeceksin. Senin bu ulvi vazifelerin ilelebet devam edecektir. Çünkü sen Peygamberlerin mukaddes vazifeleri le muazzaf ve mükellefsin. İnsanlığı zulmetten nura çıkaracak, delaletten hidayete ulaştıracak, kudsi bir meşale ve hidayet rehberisin. Çünkü sen müslümansın...
Sen Hakkın şahidisin... Hayat ve hürriyet müjdecisisin. Sen Hakkın ölümsüz müdafii batılın ezeli ve ebedi düşmansın.
Sayfa 387Kitabı okudu
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.