Gönderi

120 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Düğümlerinizi çözmek değil, anlamak adına.
“Geçmeden önce kapıdan, bir kapı olduğunu bilmeyebilir insan. Geçilecek bir kapı olduğunu sanıp uzun uzun arayabilir, bulamadan. Bakarsın bulur kapıyı ama açılmayıverir kapı. Olur da açılırsa geçer belki kapıdan. Kapıdan geçerken insan bir de bakar ki geçtiği kapı geçen benliğin ta kendisiymiş. Kimse geçmedi bir kapıdan, yoktu zaten geçilecek kapı, kimse bir kapı bulamadı. Zaten hiçbir zaman bir kapı olmadığını asla fark eden de olmadı.” Dr. R.D Laing anti-psikiyatri akımın önde gelenlerinden biri olarak tanındığı üzere kitabında çok farklı bir konuyu ele almıştır, Kitap hakkında bir çok incelemede genel olarak “dilin imkansızlığı” üzerine bir tür bilimsel deneme olduğunu düşünenlere çokta katılmıyorum, açıkçası daha çok “konuşmanın ve anlaşılmanın imkansızlığı” üzerinde durduğunu düşünüyorum. Laing mantık bağları ile ilişkileri çağrıştırarak insanı delirtme sanatında mükemmel biri, düğümler kitabı da bunun en iyi örneklerinden biri olabilir. Kitap 5 bölümden oluşuyor; 1. bölüm ebeveyn-çocuk ilişkileri düğümü, 2. bölüm düzensiz bağlanma üzerine, iki kişinin birbirlerine bağlanma yolları araması üzerine olan çaresizlik düğümü, 3. bölüm ilişki içerisinde pasif davranışlar sebebi ve zihin okumaların düğümü, 4. bölüm ilişkide bir diğerinin gitmesi ve kaybetmesi üzerine duyulan korkuların düğümü, 5. bölüm ise bütün bu düğümlerin özünün bizim içimizdeki doldurulamaz boşluktan ve bizim onu doldurmaya çalışmamızdan kaynaklanlandığını, açılan bir düğümün aslında başka bir düğüme sebep olmasından bahsettiği sonu olmayan düğümler. Bazı kitapları sadece bir alıntı ile anlayabiliyorum, alıntı üzerine kurulmuş gibi hissettiyor, okudukça kendimi tekrar alıntı da buluyorum. Öyle cümleler var ki klasik mantık problemleri gibi çizelge yapmadan tek okuma ile anlaşılamayacak paradokslar, ilişkiler üzerine güzel ve o kadar da ince tespitler ve detaylar var. Yeri geliyor Jill oluyor yeri geliyor Jack olup Jill 'e hak verirken jack'den özür dilemek istiyorsunuz, aslında ilişkiye dışardan seyirci olurken farketmeden içerden de dahil oluyorsunuz. Kitaptan sevdiğim bir kaç alıntı, belki kitabı size daha iyi açıklayabilir; “Beni sevmiyorsun.. inan bana! kimseyi sevmiyorsun, nasıl sevebilirsin? Ve kimse seni sevmiyor, nasıl sevebilirler? ben hariç çünkü sadece seni sevdiğim için bunları söylüyorum, seni seviyorum..” “Ortada bir düğüm olduğunu görmek, o düğümü çözmek değildir. Anlam yaratma/anlama gayretinden topyekûn vazgeçmek de değildir. Anlamın kendisinin bir düğüm olduğunu peşinen kabullenmektir.”
Düğümler
DüğümlerR. D. Laing · Metis Yayınları · 2017185 okunma
·
126 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.