Gönderi

402 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Seride en hızlı bitirdiğim kitap oldu. Bu ciltte 377 sayfa boyunca süren ana konu Marcel'in Albertine'e olan kıskançlığı, onunla içinde yaşadığı gelgitli ilişki. Diğer ciltlere göre sosyete toplantılarındaki uzun konuşmalar, dreyfus davası hakkında tartışmalar bu ciltte azalıyor, en çok M. de Charlus'un uzun konuşmalarını okuyoruz ve Morel ile ilişkisine daha yakından bakıyoruz. Bu ciltte en çok bahsi geçen iki karakter Albertine ve M. de Charlus olduğu için doğal olarak Sodom ve Gomorra’da odaklanılan eşcinsellik burada da kitap boyu ana konulardan biri. Benim için bu ciltteki en heyecan verici iki şey: kahramanımıza serinin başından beri ilk kez adıyla seslenildi ve isminin Marcel olduğunu bu kitapta görüyoruz artık. Diğeri ise Proust'un okura doğrudan seslenir tarzda anlatımı bu ciltte iyice arttı, anlatıcının geçmişteki benliklerine bakıyor ve bizi direkt okur olarak karşısına alıyor oluşu, anlatıcı-kahraman-yazar ayrımı daha net bir şekilde ortadaydı. "Bir dosta, aramızda geçen onca konuşmadan sonra, belirli bir olayı kendisine haber vermeyi akıl edip etmediğimizi sorar gibi, okurlarıma şu soruyu sorabilirim" s.213 Kahramanın sanata olan hayranlığında müziğe odaklanılmıştı bu ciltte. Uzun uzun Vinteuil cümleciklerinden büyülenişini okumak ilk kitaptaki Swann’ın bir aşkı bölümünü hatırlatıyor. Bu Vinteuil cümleciğinden yola çıkarak yine sanat ve sanatçı hakkındaki muhteşem çıkarımlarını okuyoruz alıştığımız gibi. Çoğu kişi bu cildin en hızlı aktığını ve diğer ciltlere göre daha çok beğendiğini yazdığı için bu kitaba gelmek için çok heyecanlıydım. Kitabın özellikle yarıdan sonra hızlı akıyor oluşu anlatıcının iç dünyasındaki çözümlemelerin artışı ve araya sosyete konuşmaları girmemiş oluşundan kaynaklanıyor ama ilk yarıdaki kıskançlık konusunu bu kadar uzun okumaktansa sayfalarca resim tasviri okumaktan daha çok keyif alırdım. Bu kitap Swann ile Odette’in ilişkisine çok benzeyen Marcel ve Albertine ile, Vinteuil cümleciğine olan hayranlık ve yine Verdurin’lerin küçük yuvasında geçiyor oluşuyla ilk kitabın ikinci bölümüne çok benziyordu. Serinin gidişatında bu ciltteki en bariz fark anlatıcı gördüklerini ve tanık olduğu olayları şimdiye dek yaptığı gibi o anki düşünce ve hisleriyle deneyimlemekten çok geçmişe yönelerek ve birçok şeyi geçmişe yönelik benzetmeler yaparak çözümlemeye başladı ve bu şekilde devam edecek gibi gözüküyor
Mahpus
MahpusMarcel Proust · Yapı Kredi Yayınları · 20231,145 okunma
·
43 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.