Gönderi

272 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Alıştığım tarzda bir kitap değildi öncelikle. Yerli yersiz betimlemelerin yoğun olduğu bu kitabı okurken tamamen hayalinizde canlandırdığınız bir yerde var oluyorsunuz ve her seferinde betimlemeler değişiyor. Konuşan Saz adlı karakterin gökyüzü şehrinde melek ile olan diyaloğu ile oluşan bir kitap (aslında melek sandığı insan fakat hikayelerden ötürü melek sanıyor). Fırtınadan, insanların felakete sürüklendiğinden, azizlerden ve hikayelerin anlatılması gerektiğinden bahsetmesinin yanı sıra kendini arayan bir gencin hikayesi. Aynı zamanda bu genç kendini aramaya bir kızın peşinden giderek başlıyor diyebiliriz. Sonu beklemediğim bir şekilde biterken sonunun son olduğunu da anlamadım. Çünkü son sayfaya kadar olayın ne olduğu ve nereye gideceği belirsiz. Normalde bu durum (belirsizlik) okuyucuyu heyecanlandırır ama bu kitapta sıktı. Felsefi yönden -az çok- zengin bir kitap olabilir fakat ne olduğunu son sayfalara kadar anlamaya çalıştığım betimlemelerin içinde kaybolduğum bu kitap orta halliydi diyebilirim. Şunu da eklemeliyim; kitap, olan olayı anlamaktan çok kelime kalabalığı ile o mekanı hayal etmeye zorluyor bu da kitabın esas konusunu kaçırmanıza neden oluyor.
Makine Yazı
Makine YazıJohn Crowley · İthaki Yayınları · 202063 okunma
·
166 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.