Düş mü, gerçek mi?
Dostoyevski tam bir hiciv uzmanı değil de nedir?
Bu kitabında bunu çok net görebiliyoruz.
Mükemmel bir usta, zeki bir yazar..
Dostoyevski'yi okumayı gerçekten çok seviyorum.
Şimdiye kadar okuduklarım içinde en beğendiğim, sürgün sonrası edebiyata dönüş maksadıyla yazdığı Amcanın Düşü oldu.
Dostoyevski okuyanlar bilir ki, kitaplarında ana tema çoğunlukla acıma duygusu, yoksulluk, fakirlik, ötelenme vs.dir...
Bu kitapta ise bunlar yok!
Kızı Zina'yı aklı gelgitli, zengin ama pek ömrü kalmamış yaşlı Prens K. ile evlendirmek isteyen Marya adındaki kadının tüm kurnazlığıyla oynadığı oyunların, söylediği yalanların konu edindiği bu kitapta ihtiras, yalan, kandırma, kadınların savaşı, aşk, bol dedikodu var.
Eğlenceli ve okuyucuyu güldüren, entrikalı çok hoş bir kitap.
Dili akıcı ve sade.
Kitap su gibi akıyor, çünkü Dostoyevski sizi kitabın içine çok büyük bir ustalıkla çekiyor; sanki oradaymışcasına elinizden kitabı bırakmak istemiyorsunuz.
Kitabın üzen tek kısmı, çok kısa olmasıydı.
Keşke 400-500 sayfa kadar olsaydı da doya doya okusaydım
Eğer Dostoyevski ile tanışmak istiyor ama kısa bir roman arıyorsanız, bence ilk basamak olabilir
Amcanın Düşü
Fyodor Dostoyevski
·
231 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.