“Hayatı, bir kitap okur gibi geriye yaslanıp okuyamazsın” diyen
Tarık Tufan'dan “Hayatın tamamını değil belki ama uzunca bir sürecini okuma yolculuğu” diyerek başlayabilirim yazıma.
Sayfaları çevirdikçe; hayatın sorunlarının, kayıplarının, sarsıntılarının acınasılığı ile karşılaşacaksınız. Bir kent ne kadar yük olabilirse o kadar yük olacak ve tüm bunların derinliğinde kaybolacaksınız. Bu karşılaşmalara ve kayboluşlara; arayışların, çabaların, yorgunlukların, yanılgıların ve sonra düşlerin düşüşlerinin yolculuğu da diyebiliriz. Kekeleyen bir çocuğun sıkıntılarını anlatmasının zorluğu ile anlatmış tüm bunları. Bazıları tekrarlı ve bazıları da yarım… Radyo programı sunucusunun insanların iç dünyasını sunumu ve “Artık bırak beni” lerine “Ben senden başkası değilim” yanıtını veren iç sesiyle kavgaları eşliğinde.
Üç ana bölümünün başlığı ile özetliyor aslında tüm bu sözlerimi:
- Hala nefes alıp verebiliyorsam hayatta bir şeyleri değiştirebilme şansım var demektir
- Hala nefes alıp verebiliyorum
- Hayatta bazı şeyleri değiştiremem
İşte umudun, iç benliğin yitirilişine yolculuğu…