Kitabı cidden çok sevdim. Tam bir giriş kitabıydı sadece aralarda bazı yerler zoraki yazılmış gibiydi yani ilk 200. sayfasından gelecekte bizi ne beklediğini çoğunlukla tahmin ettim. Ama Mara'nın o dik başlılığı beni hikayeye çok bağladı. Ne zaman ters bir hareket yapacağı bilinmediği için içine çekti. Rae... Ondan nasıl bahsetsem tam olarak anlatamam sanırım böyle erkek karakterlerin hastasıyım. Ben erkeğim korurum, ben Tanrıyım yaparım demek yerine her seferinde Mara özgür demesi kalbimde kelebekler uçuşturdu resmen. Onu çok sevdim. Umarım 2. Kitapta biraz daha detaylar olur. Genel çerçeveye bakacak olursam 2. kitabı 4 gözle bekliyorum...