"Ah şu Amerikalılar" diye başlamak istiyorum. Kitapları film senaryosu gibi. Kurgu, anlatım, olayların akışı tamamen bir film izliyor atmosferini veriyor okuyucuya.
16 yaşındaki bir çocuğun gözünden anne baba ilişkisi ve onların yaşadıklarına kendi dünyasından bakış açısı getiriyor. Olay bir film içeriği gibi olsa da içinde geçen yangın çok hoşuma giden bir metafor olarak veriliyor. Yangını söndürmek-izlemek-üzerinde konuşmak Kimliğin oluşumu, kendine dışardan bakma gibi mesajlar vererek romanın etkili olaylarından biri olarak verilmiş. Kitabın en güzel kısmı buydu. Geri kalanlar ise film işleyişinde kişisel sorgulamalar vb. İzleyici gibi okuyorsunuz. Keyifli okumalar.