Burada asıl üstüne gitmemiz gereken söz ikileminin ‘’Şark ve Garp’ın’’ birbirini tamamladığıdır . Eğer buna bir metafor gösterecek olursak ‘’Şinasi ve Macit’’ diyebiliriz. Neriman İstanbul’un Fatih’inden , elindeki uddan , geleneksel ve Doğu kültürü altında olan bu sadelikten sıkılmış olarak Harbiye yönü Beyoğlu tarafındaki Macit’in alafrangalığından ve Batı tarzından etkilenmiştir.. Garp’lığın Şark’lıktan çok daha üstün olduğunu söyleyerek Şinasi’yi hafife almış ve romanın sonlarında pişman olmuştur.. Ama bence buradaki ana konu Şark ve Garp’ın birbirini tamamlıyor oluşu , aynı Şinasi ve Neriman’ın alafranga özentiliği gibi..