Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Modernist Batı estetiğinde var olan trajik değerinden bah- setmek gerekirse Batı anlayışına göre insan doğuştan suçludur ve dünyaya gelmek bir suçtur. Yine Batı anlayışına göre doğruluk ve iyilik timsali bir kahraman hayatında öyle bir girdabın içine girer ki bu girift meseleyi çözmek mümkün değildir. Bunu ancak kendi varlığını feda ederek, yani hayatını bedel olarak ödeyerek telafi edebilir. İslâm medeniyet tasavvurunda ise her insan doğuştan masumdur. Dünyaya gelmek bir suç değil, bir ilâhî takdirdir. Doğruluk timsali bir adam kaderin bir cilvesi sonucunda çözülmez, girift bir meseleyle, yani zorlu bir problemle karşılaşabilir. Burada bir yanda hakikat ve doğruluk, diğer yanda onun karşıtı olan suç yahut girift mesele söz konusudur. Bu ikilem, İslâm medeniyetine mensup bir insan için de büyük bir sorun ve rûhî bir açmazdır. Ancak bu insan bu meseleyi, ölümüyle kendini feda etmek yerine tevekkül,teslimiyet, sabır, iltica ve gayret ile çözmeye çalışır. Hakk'ın tecellisi gelmedikçe ölümün var olmayacağını bilir. Bu açmaz onun için bir çile ve bir imtihandır; belki sonunda bir mânevî mertebeyle taltif edilecektir. Çünkü yine bilir ki hayatta çözümsüz problem yoktur, problemin ya da açmazın Allah'tan geldiğini ve çözümün yine Allah'ta olduğunu bilmiş, buna iman etmiştir o insan. Rabbi kendisini bir imtihan sorusuyla sınamaktadır. Böyle bir imtihanla karşı karşıya kalan beşer, çözümün Allah'ta olduğunu bildiği için yine O'na müracaat eder ve yaklaşır.
Sayfa 262 - 263Kitabı okudu
··
84 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.