Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

140 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Yine büyülü bir Hasan Ali Toptaş kitabının daha sonuna geldim. Bu güzel öyküleri bitirdiğim için üzülsem mi sevinsem mi bilemiyorum. Okuduğum, Hasan Ali Toptaş’ın sihirli evrenine yeniden ortak olduğum için seviniyorum; bir Toptaş kitabını daha okuyup, bir kitabını daha eksilttiğim için ise üzülüyorum. Öyle ki hiç bitmese diyorum bu külliyat, her gün yenilense, Toptaş her gün bir kitap daha çıkarsa. Çıkarsa da bu şifalı, ruha iyi gelen kaynaktan ağzımızı hiç çekmeden doya doya durmadan içsek... İki günde büyük bir iştahla okuduğum bu eser, her zamanki H. Ali Toptaş üslubunu yansıtıyor. Zaman kırılmaları, mekanların oynaklığı, durup dinlenmeden bir anda mekan değiştiren kahramanlarıyla yazar yine üslubunu koruyor. Karakterler kah bir dağın başında kah bir kilitli odanın içinde kah bir uzun ince yolda geziniyor, hayatın gizini arıyor. HAT eserlerinde sevdiğim bir yan da karakterlerin birbirine dönüşmesi. Bundan önce adını tam koyamazsam da -belki anlamadığımdan bilemesem de- yazarın karakterleri romanın veya öykünün ortasında veya sonunda birbirine dönüşüyor. Gerçek hayatta da böyle değil mi aslında peki? Hepimiz aynı ruhu, aynı özü taşımıyor muyuz? Bir eserde bahsedildiği gibi kendini gerçekten tanıyan başkasını da tanımış olmaz mı? Bu ve bu gibi sebeplerden dolayı HAT romanları, öyküleri okumaya devam edeceğim. Kendimi ve insanları tanımak için. Toptaş hepimize sadece sokakta dolaştırılan bir ayna tuttuğu için değil, hepimizin evinin orta yerine devasa bir ayna koyduğu için belki. İyi okumalar.
Ölü Zaman Gezginleri
Ölü Zaman GezginleriHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20193,206 okunma
··
164 görüntüleme
Meltek okurunun profil resmi
Hasan Ali Toptaş evrenine açılan kapı idi benim için Ölü Zaman Gezginleri. Resmen neye uğradığımı şaşırmıştım bu nasıl bir anlatımdır diye. Gerçekten de ifade ettiğin gibi, "büyülü" bir evren bu. Bu eserdeydi sanırım, "sözcüklerden evler kuruyor kendine" diyordu. Ben de bu sözün en iyi sevgili Toptaş'ı anlattığını düşünmüştüm ve öyle de benimsemiştim. Hatta bir ev değil, evren kurmuş kendine diye düşündüm. Sık sık da bu imgeleme başvurmuştum incelemeleri yazarken :) Sonraki kitaplarında da o büyüsünden hiçbir şey kaybetmediğini fark ettim. Muhteşem değil mi? Hiç bitmesin Toptaş kitapları. Hep yazsın, daha çok yazsın. Ben de okuduğum için üzülüyorum; bir daha hiç bilmeden başlamış olamayacağım için. Oysaki defalarca ziyaret edilesi harika bir evren burası. Hatta öyle güzel ki güzel insanlarla da karşılaşıyoruz o evrende. Ben bu sitede severek takip ettiğim ve cümlelerine ortak olduğum birçok okuru da sevgili Toptaş sayesinde tanıdım. Işte bir büyü daha. Bu dostluk büyüsü ama :)
Barbaros okurunun profil resmi
Yorumun için teşekkür ederim. Her zamanki gibi çok iç açıcıydı. :) Evet, sözcüklerden evler kuruyor, dediği kitap Ölü Zaman Gezginleri’ydi. Gerçekten de sözcükleri muhteşem bir şekilde birbirine ulayıp harika bir evren yaratıyor. Ulaşanı, dokunanı mest eden bir evren ortaya koyuyor. Yukarıda dediğin gibi Toptaş’a dokunan, onun eserlerini içine çeken insanlarda da yeni bir dünya görüşü, dostluk anlayışı oluşuyor. Hasan Ali Toptaş’a dokunmanın verdiği doğal bir dostluk. :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.