Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

266 syf.
9/10 puan verdi
Hiç düşündünüz mü? 500 yıl sonra nasıl bir dünya olacak, insanlar nasıl bi düzenle yönetilecek ve yaşayacak? Bildiğimiz dünya düzeni birşekilde yıkılır ve yeni bir dünya düzeni kurulur. Bu yeni dünya örneklemelerine distopya diyoruz. Bu kitap da efsane ve kült bir distopya. Kimi kitap ansiklopedik bilgi içerirken kimisi şiirsel metinler barındırır. Bir çok romanın temasını insan psikolojisi ve travmaları oluşturur ki dünya klasiklerine baktığımızda okunma oranları bir hayli yüksektir. İnsanların sosyolojik yapısını ve yönetim sistemlerini irdeleyen türden distopyalar ise her zaman çok okunmuş ve çok tartışılmıştır. Örnek olarak, mütevazi kitap sitemizde George Orwell’in kült iki romanı Hayvan Çiftliği ve 1984 kitaplarının okunma oranları, inceleme ve alıntılarının sayılarının binlerce oluşunu gösterebiliriz. Cesur Yeni Dünya kitabınnın ise okunma oranı binlerceyken alıntı ve inceleme oranı düşük kalmış. Nedenini düşündüm, tam bulamadım ama bence incelenmesi gereken bir konu. Aldous Huxley bu kitapı 1932 yılında yayınlamış. Yazıldığı dönem düşünüldüğünde çok başarılı ve muhteşem bir kurgu görüyoruz. Teknolojik ilerleme tahayyül edilemediğinden ileriki dünyanın tasarımını eksiksiz anlatmak kolay değil tabi düşünün ki internet hayal dahilinde bile değil. Kitabın okunmasını, teknik eksiklikler veya teknolojik öngörülerinden çok, anlatılan yeni dünya düzeni üzerinden yapılması daha doğru olacaktır. Yeni dünya düzeni demişken ne düzen ama... 1984 kitabında Orwell çok karamsar, baskıcı ve mutsuz bir dünyayı okuyucuya sunarken Huxley herkesin mutlu olduğu, sanatın ve edebiyatın olmadığı, insanların tutku ve hırslarının olmadığı bir düzeni düşündürüyor okurlara. Peki bu mümkün mü? Tüm insanların mutlu olması mümkün mü veya gerekli mi? İnsanların iyi yaşaması çok mutlu olmasıyla doğru orantılı mı? Bence değil ya tüm okuyucular bu konuyu çok düşüneceklerdir. Bindokuzyüzlü yılların başında Henry Ford otomotiv fabrikasında taşıyıcı üretim bandını kullanmaya başladı ki bu adım endüstri üretiminde çok büyük bir devrim oldu. ( Kitabın bir çok yerinde “ Ford aşkına”, Ford bilir” gibi deyimler kullanılıyor.) Cesur Yeni Dünyada da insanlar böyle bir üretim bandında kavanozlarda yetiştirilip bir evreden sonra kavanozdan çıkarılıyor. Bebeklikleri ve çocuklukları şartlandırılarak ve uykuda öğretilerek istenen ideal insan “yetiştiriliyor”... Şartlandırılarak yetiştirilen bu ideal insanların kimyasallarla yaşlanması önleniyor, “herkes, herkes içindir” felsefesine göre bu gençler herdaim istedikleriyle çiftleşebiliyorlar. Kariyer, işyerinde yükselme, icat etme, başarılı olma vs dertleri yok. ( Burada kitaba bir ara vererek anlatılan bu dünyayı çok çok eskiden beri birileri zaten iyi insanlara vaad etmiyor mu? İnsanların sürekli otuzlu yaşlarında kaldığı, ırmaklarının mey aktığı ama bu meyin içene sadece keyif verdiği, cinsel ihtiyaçları için her daim istediğinin bulunduğu, dertsiz tasasız bir yaşam... Tanıdık geldi mi? Bir de ölümsüz olduğu tabi... Peki böyle bir yaşamda bilinci yerinde birisi ne kadar süre mutlu olabilir?... Son gerekli mi?...) Bu Yeni Dünyada sisteme dahil olmamış yerlilerden oluşan ayrıülkede ise halen normal insanlar var ama çok “ilkeller”. Bu vahşilerden bir genç Cesur Yeni Dünyaya bazı olaylar vesilesiyle giriyor ve düzenin sorgulaması bu vahşi karakter üzerinden yapılıyor. Olay akışı ve dil bakımından okunması kolay olsa da yazar çok zor bir işin altına girmiş ve hakkıyla da bu işin altından kalkmış ki 86 yıldır okunuyor ve tartışılıyor. Biryerde okumuş veya duymuştum, özgürlüğü “ insanların istediklerini yapabilmelerinden çok, istemediklerini yapmama iradesi” olarak tanımlamıştı birisi. Bana çok doğru bir tanım gibi gelmişti. Özgürlük ve mutluluk ne kadar ilintili olabilir? İşyeri okuma grubunda seçtik bu kitabı, iyiki de seçmişiz. Tam okunup tartışılacak, çok düşünülecek, çok söz söylenecek bir okuma oldu. Yukarıdaki konularla ilgilenen herkesin kesinlikle okuması ve yorumlaması gerekir diye düşünüyorum. İyi Okumalar.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,2bin okunma
··1 alıntı·
2.194 görüntüleme
Ömer Gezen okurunun profil resmi
Kitap distopya mı yoksa ütopya mı tartisilan bir konu. Ama bana kalırsa bu kitap bütünüyle bakinilip utopiktir ya da distopiktir denilemez. Parca parça incelenip su kismi ütopik su kismi distopik diye anlatirim ben olsam. Alintilar konusuna gelince ise, sahsim adina konuşmam gerekirse bir kitaptan alinti yapacağım zaman genel olarak birkaç özelliğe sahip olması gerekir. Fazla uzun olmayacak. Felsefi bir konuda olup beni derin düşüncelere sevk edecek Ruhani durumumu yansıtan şekilde olacak Toplumsal bir konuya isik tutacak Bunun gibi birkaç özelliği olduğu zaman alinti yapıyorum genelde. Basit bir ornek vermem gerekirse de Küçük Prens gibi bir 100 sayfalık kitabi okuyup binlerce alinti yapabilirim ama Karamazov Kardeşler gibi efsanevi bir kitabi okuyorken tahminimce 800 sayfada yapacağım alinti sayisi en fazla 30 olur. Alinti yapmak bence bu nedenlerden dolayı karmaşık bi konu olmasına karşın bu kitap için alinti az yapilmis demek ki kotu bir kitap demek saçma olur :D Neyse lafi çok uzattim daha çok yazmak isterdim ama klavyeden nefret ediyorum :D Güzel bir inceleme olmuş ellerinize sağlık :)
Elif okurunun profil resmi
Bu kitabı okudukça her hangi bir dönem ya da zaman sınırlamasının olmadığını insan var olduğu sürece güncelliğini koruyacak türde bir kitap olduğunu sonucuna varıyorsunuz. İnsanın içine düştüğü anlık mutluluklar için neler yapabileceği "düşünmemek" için ruhunu ve bedenini nasıl uyuşturduğunu farklı bir bakış açısı ile anlatmış. sizin de dediğiniz gibi "özgürlük" üzerine yazılmış köle olduğunun farkına olmayan insanın trajedisi mahiyetinde kıymetli bir eser. İnceleme için teşekkürler.
Muzaffer Akar okurunun profil resmi
Sizin burada yazdıklarınız da çok değerli, ben teşekkür ederim.
Semih Doğan okurunun profil resmi
Ben bu kitapta anlatılanın tam olarak distopya olup olmadığı noktasında kararsız kalmıştım. En azından bizi bekleyen kötü gelecek senaryolarından biri gerçekleşecekse bu senaryonun gerçekleşmesini tercih ederim :) Eline sağlık Muzaffer abi, site için çok yararlı bir inceleme olmuş. Özellikle de özgürlük tanımı hoşuma gitti. Belirtmeden geçemeyeceğim. Özel hayatımda da insanlarla konuşurken kullanacağım bu tanımı :)
Gülcihan kurt okurunun profil resmi
Yorumunuz çok isabetli tespitler içeriyor, 1984 ve hayvan çiftliğini okumuş ve kolaylıkla yorumlayabileceğimi düşünen biri olarak ; bu kitapta kendimden emin bişeyler söylemek cesaretini bulamıyorum .sanırım sebebi net ve tek doğru bulamamam kitap yoğun duygu ve şaşkınlık hissi bırakmakla beraber yorumlanmış Bilgi vermedi bana .“amatör” bir okuyucu olarak tespitlerimi kelimelere dökemesemde kitabı beğendiğimi söyleyebilirim . İyi okumalar
Muzaffer Akar okurunun profil resmi
Merhaba. "net ve tek doğru bulamama" çok şey açıklıyor aslında. Ve gerçekten öyle bir bilgi yok. İyi okumalar.
Bu yorum görüntülenemiyor
Tamara okurunun profil resmi
Çok mükemmel bir yorum anca bu kadar bir okuyucuya bu kitabı tanıtıla bilir. Bugün ilk yapacağım şey bu kitabı almak olacak 1984 teki ütopiyi sanırım bu kitaptada buluyoruz. Beni düşündüren tek şey sizin şu açıklamanız oldu zaten bir kitapta daha yazıyor yaş 30 ve bütün sonsuzluklar içinde yaşama vaadi. Tşkler bu güzel yorum için :)
Muzaffer Akar okurunun profil resmi
Güzel yorumunuz için ben teşekkür ederim, iyi okumalar.
Kasım okurunun profil resmi
Emeğine sağlık, Muzaffer Abi. George'nun o iki kitabı okumadım. O kadar alıntı paylaşılmış ki, o kadar inceleme yapılmış ki kitabı okumuş gibi oldum. (İki kitabı da okuyacağım.) İncelemen merak uyandırdı, kitabı listeye aldım, abi. İnceleme için teşekkür ederim.
Emre AK okurunun profil resmi
Dis-ütopya bence (hybrid)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.